Aynur Kulak, "Murathan Mungan’dan Solak Defterler", Kitapeki.com, 20 Nisan 2016
Bir şiir kitabıyla girdim eve. Çantamı bıraktım, pardesümü çıkardım şiir kitabı hala elimde. Sol elime uzağım. Halbuki şiirler sol elimde. Sol ile Sağ elimin arasında Solak Defterler.
Aradan zaman geçti…
Nasıl başlasam diye düşünüyorum hala. Bir şiir kitabıyla girince eve niye böyle oluyorum? Sol tarafıma koyuyorum Solak Defterler’i, ilk sayfayı açıyorum.
Sahi, yalnızlık da olmasa
n’apardım ben?
Murathan Mungan’ın mısraları. Kendimi yalnız hissetmediğim nadir bir an’dayım. Şaire sormak hakkım; şimdi ben ne yapayım?
Ancak bir şair yalnızlığımı elimden alabilirdi zaten ve birbirine bitişen on defter. Fakat bu defterler bana ne yapacağımı da mutlaka söyler. Sayfaları çeviriyorum, birbirine bitiştirilmiş defterleri de. Okurken duruyorum. Okuduktan sonra duruyorum. Solak Defterler’i okumam ne kadar sürer?
İpek an
İpekten an
İpek bir an
Fotoğraflığında
Bakır tutan yüzey
Donup kalan
Birdenbire her şey zaman!
Altı yıl, altı yıl sonra yeniden Murathan Mungan. Kırk altı şiiri yırtıp çöpe atan ve dahi, hemen ardından defterlerini birbirine tutturan, okuyucuyla paylaşan. Ellerimin arasında bir akordeon gibi açılan, sanki müziğin eşlik ettiği, uzun uzadıya zamanımız varmış hissi veren kusursuz bir tasarım değil mi içinde bulunduğumuz zaman?
Zamana yükünü yayarak hafifler
Sessizliği kullanma bilgisi
Anların ölçümüyle işleyen zaman
Sol elimle yazmaya çalıştım bir defterime: Tutturmuş gidiyor şair ‘zaman’ diye diye… Murathan’ın zamanı bu; üstüne kata kata gittiği, sağalttığı, iyileştirmeye çalıştığı, kabullenmeye uğraştığı; bir zaman var, zaman var daha, geçen zamanı değerlendiren bir Murathan var, gelecek zamana hazırlanan ve dahi şimdiki zaman da var diyen; diye diye yazan bir şair var.
Akşam inebilir (bir tahmin)
Rüzgar çıktı
Akşam artık inebilir (birazdan)
İç – dışı zamanın; içi – dışı insanın, şairin iç güdüsü. Sol yanımda hala bu defter; sayfaları çevirdikçe, akordeon gibi uzanan, sayfalarca ve sayfalarca sürüp giden şairin göçü ve gücü Solak Defterler.
İçgüdümün gücü
içimin gücü
dış mihraklar karşısında
içimin göçü
göçüğü
dış işlerimin
görünmez gündeliği
gömülü dilin,
Aşk’a geçelim, Aşk defterlerine. Aşk İkilemeleri. Yirmi sekiz mısradan tam on dört ikileme. Şair varken ben çekilsem ve şair varken ben aşık oluversem yeniden; hepsini yazsam alt alta, şaire yaslasam sol yanımı; Murathan hazır yazmışken sekiz mısradan on dört ikileme art arda; fırsat işte çekinmeden aşık olsam.
Aşk paganların işidir
Dininden dönmeden sevme beni
Ve nefis mi nefis bir Aşk ikilemesi Solak Defterler’in içinde
Yıldızlar kayar
Ama senin yerin değişmez, göğünde
Düşünüyorum devam etsem mi? Bıraksam burada, Solak Defterler’i alsam yanıma kendi göğüme çekilsem. Şair Murathan Mungan. Aynı şehirdeyiz, aynı çağda üstelik. Sizlerin sol yanında ne var; bunu merak etmekteyim?
Kapısız surların önünde
Kapıların açılmasını bekleyen
misiniz? Sol yanınızı bir şiir kitabından başka hiçbir şey dolduramaz. Ne yazmıştım yukarıda; aynı çağdayız bir şairle, aynı ülkedeyiz. Sizlerin sol yanında ne var; hala söylemediniz?
Çağ nerene koyuyorsun beni
Ne kadarın kaldı burada, bilmeye gideyim mi?
Düşünüyorum hangi mısrayı yazsam; zaten yazılmış olan Solak Defterler sol yanımda. Yazmış şair sol yanına yaslanarak; yüzünü, zamanın yüzünü, çağın yüzünü, aşkın yüzünü, içgüdünün yüzünü. Bir şair kime yazar? Sana mı, bana mı, kendine mi? Şair Murathan Mungan kime yazar şiirlerini, sahi?
Bir dizem olsun elinden tutmadı mı senin
Hiç mi hakkı yok akşamlarına su veren şiirlerimin
Hiç mi hakkı yok Murathan Mungan’ın üzerinizde? Solak Defterler’i alınız lütfen.