| ISBN13 978-975-342-398-4 | 13x19,5 cm, 192 s. |
Liste fiyatı: 170.00 TL İndirimli fiyatı: 136.00 TL İndirim oranı: %20 {"value":170.0,"currency":"TRY","items":[{"item_id":"187","item_name":"İnsan Olmak","discount":34.00,"price":170.00,"quantity":1}]} |
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et |
Psikodinamik Psikiyatri ve Normaldışı Davranışlar, 1975 | Psikanaliz ve Sonrası, 1988 | Varoluş ve Psikiyatri, 1990 | Kırmızı Kitap, 1993 | Dersaadet'te Dans, 1996 | Bir Günlük Yerim Kaldı İster misiniz?, 1997 | Kimbilir?, 1998 | Kızarmış Palamutun Kokusu, 2001 | Hayat, 2002 | Tren, 2004 | Seyyar, 2005 | Kuru Su, 2008 | Zamane, 2010 | Mesela Saat Onda, 2012 | Rastgele Ben, 2014 | Orada, Bir Arada, 2017 |
Diğer kampanyalar için | |
|
| | İnsan Olmak Yayıma Hazırlayan: Müge Gürsoy Sökmen Kapak Tasarımı: Emine Bora |
Kitabın Baskıları: | 1. Basım: 1983 | 29. Basım: Kasım 2024 |
İlk kez yayımlandığı 1983'ten günümüze defalarca baskı yapmış ve okurla kurduğu yapıcı ilişkiyi kanıtlamış olan bu kitabında Engin Geçtan insan olmanın ikilemini şöyle anlatır: "Çağdaş toplumlar kendine özgü bir olguyu da birlikte getirmiştir. İnsan eskisinden çok daha fazla sayıda insanla, çok daha kısa süreli, daha yüzeysel ilişkiler kurma eğilimindedir. Bu, soğuk bir günde karşılaşan bir grup kirpinin öyküsüne benzer. Kirpiler ısınabilmek için birbirlerine sokulurlar, ama dikenleri birbirine batar. Birbirlerinden ayrıldıklarındaysa soğuktan rahatsız olurlar. İleri geri hareket ederek sonunda dikenlerini batırmadan birbirlerini ısıtabilecekleri en uygun uzaklığı bulurlar." Günümüz dünyasındaki sosyal ve maddi değişimler düşünülürse, kirpilerin birbirine daha da çok ihtiyaç duyduğunu, her kirpinin bu ikilem karşısında kendi cevabını bulması gerektiğini, tam da bu yüzden İnsan Olmak’ın bugün daha da güncel olduğunu söyleyebiliriz. | İÇİNDEKİLER |
Yirmi Yılın Ardından Önsöz Birey ve Toplum Ana-Baba ve Çocuk İnsanlardan Korkmak Öfke ve Düşmanlık Değersizlik Duygusu Kaygı Sorumluluktan Kaçış Yalnızlık Ortakyaşam İlişkisi Nevrotik Kısırdöngü Yaşam ve Ölüm Kendini Yaşamak Epilog Kaynakça | OKUMA PARÇASI |
"Yirmi Yılın Ardından", 2003, s. 7-8; "Önsöz", 1983, s. 9-13 Yirmi Yılın Ardından 1982 yılı başları, Ankara'da yaşadığım zamanlarda, bir sabah üniversiteye geldiğimde kapıdaki görevliler İstanbul'dan gelen birinin benimle görüşmek istediğini söylediler. Biraz ilerimde ziyaretçiler için ayrılan camlı bölümde onu gördüm. Mütevazı ve saygılı halinin beni uzaktan etkilediğini hatırlıyorum, yanına gidip beni neden görmek istediğini sordum. İlk iki kitabımı okumuş olduğunu, benden bir dileği olduğunu ve bunu bana iletebilmek için İstanbul'dan kalkıp geldiğini söyledi. Odama davet ettim, içeriye girdiğinde kendisine gösterdiğim koltuğa oturmayıp isteğini ayakta dile getirdi. "Sizden bir ricam var," dedi. "Lütfen bizler için de yazın." Ve ardından veda etti, bende o an fark edememiş olduğum bir iz bırakıp giderek. Aynı yılın yazında bir güney kasabasında tatilimi geçiriyordum. Bir gün öğleye doğru, kıyıdan hayli uzaklaşmış tek başıma yüzerken bir an bu ziyar... Devamını görmek için bkz. | |
| ELEŞTİRİLER GÖRÜŞLER |
Feridun Andaç, "Bir Yazarın Kanatlarında...", Cumhuriyet, 12 Eylül 2002 Yeraltından Notlar'ı okurken bana çekici gelen yan, okumanın ilerlediği yerlerde ürkütücü olmaya başlamıştı. Camus'nün Yabancı'sından sonra Dostoyevski'nin bu labirentine girmek ezici gelmişti. Tüm bunların yeterince ayrımında mıydım? Sanmıyorum! Dahası, psikanalizlealışverişiminpek olmadığı bir yaş dönemindeydim. O günlerde, on yedi on sekiz yaşlarındaki bir gencin dünyasında, sağaltıcı gelebilen tek şey butür klasik yapıtlardı. Sıkıntılar çektiğim matematiğin, öfkelendiğim tarihin, dersi bitse diye dakikalarını saydığım fiziğin zamanla bilme/öğrenme tutkumun aracı olmasında edebiyatın payını hiçde yadsıyamam. Gelip Freud'la, Jung'la yüzleşmemde de öyle olmuştu. Kafka'nın en açmaz metinlerine buradan yürümüş, Dostoyevski'ye, Camus'ye onların ışığından bakmaya çalışmış; Yaşar Kemal anlatılarında sık sık yinelenen cinayet olgusuna buralardan edindiklerimle bakar olmuştum. Psikanaliz... Devamını görmek için bkz. | |
Hasan Saraç, "Akademisyenliği, terapistliği ve romanlarıyla Türkiye’nin Irvin Yalom’u", Edebiyat Haber, 17 Eylül 2012 "Bugün insanların birbirinin karşıtı olan iki ayrı eğilimi doğuştan getirdiğine inanıyorum. Bir yanda dostluğu, sevgiyi ve yardımlaşmayı içeren bir eğilim, diğer yanda bencilliğe ve bozup yıkmaya yatkın bir eğilim. Her insanda bu eğilimlerin ikisi de var; ama hangi eğilimin egemen olacağını bireyin doğduğu andan bu yana geçirdiği yaşantılar belirliyor." Ülkemizin en seçkin psikiyatrlarından Engin Geçtan 12 Ocak 1932’de İzmir’de dünyaya geldi. 1956 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olan Geçtan, psikoloji ve nöroloji dallarında ABD’de New York ve Columbia üniversitelerinde beş yıl süreyle uzmanlık eğitimi gördü. 1974'te profesörlüğe yükselen Geçtan, ODTÜ, Ankara, Boğaziçi ve Marmara üniversitelerinde öğretim üyeliğinde bulundu. Ayrıca, bir yandan psikiyatr olarak mesleğini icra ederken, bir yandan da sürekli yazıyordu. <... Devamını görmek için bkz. | |
|