| ISBN13 978-975-342-435-6 | 13x19,5 cm, 184 s. |
Liste fiyatı: 166.00 TL İndirimli fiyatı: 132.80 TL İndirim oranı: %20 {"value":166.0,"currency":"TRY","items":[{"item_id":"290","item_name":"Edebiyat Yazıları","discount":33.20,"price":166.00,"quantity":1}]} |
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et Diğer kampanyalar için | |
|
| | Edebiyat Yazıları Özgün adı: Noten zur Literatur I, II, III, IV Çeviri: Sabir Yücesoy, Orhan Koçak Kapak Tasarımı: Emine Bora, Semih Sökmen Kapak Deseni: Selçuk Demirel |
Kitabın Baskıları: | 1. Basım: Mayıs 2004 | 5. Basım: Kasım 2018 |
Adorno’dan kültürel göndermelerini ve Türkçede okunabilirliğini gözeterek seçtiğimiz on edebiyat yazısı var kitapta… Kavramlaştırma Adorno’ya göre, farklı şeylerin ve olguların bir kalıba dökülmesi, tikelin genele indirgenmesidir – kuşkusuz eleştirel metinlerin de yaptığı budur sonuçta. Kitap için yazdığı Sunuş’ta Orhan Koçak Adorno’nun buna karşı başvurduğu özgürleştirici stratejiyi şöyle açıklıyor: "Sanat yapıtınınki gibi özgürleştirici bir ters akıntıdır bu… Genele karşı tikelin haklarını korumak, ‘bir şeyin bir an için bile olsa başka bir şey için değil de sırf kendisi için belirebileceği’ bir düşünsel ufkun açılmasına çalışmak.... Ne var ki bu ufuk yine de düşünseldir, kavramlarla tasarlanmaktadır. Adorno, bu uzlaşmaz karşıtlığın bütün gerilimini kaydeder; ama onu donmuş, kımıltısız bir karşıtlık olarak bırakmaz: Bu açıdan tıpkı ustaları Hegel ve Marx gibi, karşıtlığı işletir, işlemeye bırakır. Genelliklerin, genelgeçer yargıların içinde rahat edemez denemeci; ama her zaman tikelden genele ilerleme gereğini de hisseder, çünkü o tikel 'şey'in de o tikellik noktasında bırakıldığında inatçı bir körlükten, hatta bir yalandan başka bir şey olamayacağını sezmektedir." | İÇİNDEKİLER |
Sunuş Orhan Koçak
Biçim Olarak Deneme Çağdaş Romanda Anlatıcının Konumu Balzac'ı Okumak Bir Thomas Mann Portresine Doğru Aldous Huxley ve Ütopya Gerçeküstücülüğe Sonradan Bakış Lirik Şiir ve Toplum Vekil Olarak Sanatçı Sanat Şen Midir? Kültür Eleştirisi ve Toplum | OKUMA PARÇASI |
Sunuş, Orhan Koçak, s. 7-10 Bu kitapta toplanan yazılar, ikisi dışında, Adorno'nun Noten zur Literatur (Edebiyata Notlar, 1958, 1961, 1965) kitabından alınmıştır. "Huxley ve Ütopya" ile "Kültürel Eleştiri ve Toplum" başlıklı denemelerse yazarın Prismen (Prizmalar, 1955) kitabından geliyor. Hepsi de 50'li yıllarla 60'ların ilk yarısının ürünü. Çoğu önce radyo konuşması olarak sunulmuş, sonradan dergilerde ya da doğrudan doğruya "Notlar" kitabında yayımlanmıştır. İlk deneme, "Biçim Olarak Deneme", 1954-58 yıllarında yazılmıştır ve sadece Adorno'nun bir yazı türü üzerine görüşlerini değil, yazarın kendi düşünme ve sunum tarzını da ortaya koyar. Deneme, bir yazarın herhangi bir konuda duygularını, düşüncelerini gelişigüzel biçimde ve engelsizce dile getirmesi değildir Adorno'ya göre. Hele bunları ilk kez kendisi hissediyor ve düşünüyormuşçasına ortaya sürmesi hiç değildir. Bugün de "deneme" adıyla bildiğimiz türün kurucularından Montaigne'de böyle bir özgü... Devamını görmek için bkz. | |
| ELEŞTİRİLER GÖRÜŞLER |
Atilla Birkiye, “Eleştirel birikim oluşur mu?”, Radikal Kitap, 29 Ekim 2004 Edebiyat eleştirisi, doğal olarak bir pratik edimden çok 'ama bununla birlikte', 'kuram'sal alanın sınırları içinde yer alıyor (ya da yer almasını istiyoruz). Devamında da metnin yargılanmasından çok metnin çözümlenmesi günümüz edebiyat kuramlarının eleştireye yüklediği 'misyon'. O zaman eleştirinin kendisi de hangi 'yöntem'e yaslanırsa yaslansın, 'haz' verici bir okuma olabiliyor. Tabii ki, eleştiri çok farklı işlevleri üstleniyor; ne var ki bizde daha çok 'yargılama', bunu biraz daha tikelleştirelim, 'intikam' alma biçimine dönüşüyor. Edebiyat kuramlarından yoksun kaldıkça da, eleştiri içi boş, bazen süslü bazen sert sözcükler öbeğinden ve yapıta ilişkin bir 'değini/tanıtım' olmaktan öteye gidemiyor. Kuram üretemiyor, çok da şart değil ama, daha önemlisi metne bakmayı bilmiyor, 'eleştirmen'lerimiz! (Bu, metnin hakkını veren, tutarlı çözümleyen, eleştiriyi bir üst metne taşıyan, kuramla ilg... Devamını görmek için bkz. | |
|