| ISBN13 978-605-316-203-2 | 13x19,5 cm, 88 s. |
Liste fiyatı: 108.00 TL İndirimli fiyatı: 86.40 TL İndirim oranı: %20 {"value":108.0,"currency":"TRY","items":[{"item_id":"11415","item_name":"Yeni Sağ Radikalizmin Veçheleri","discount":21.60,"price":108.00,"quantity":1}]} |
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et Diğer kampanyalar için | |
|
| | Yeni Sağ Radikalizmin Veçheleri ve Geçmişin İşlenmesi Ne Demektir? Çeviri: Şeyda Öztürk, Tarhan Onur Yayıma Hazırlayan: Semih Sökmen Kapak Resmi: John Heartfield Sunuş: Volker Weiss |
Kitabın Baskıları: | 1. Basım: Eylül 2020 |
"Sağ radikalizmin burada bahsettiğim hilelerini kati bir şekilde belirlemek, her birini sözünü hiç esirgemeden adlandırmak, eksiksiz betimlemek, her birinin içerimlerini iyice tarif etmek ve böylece kitlelere bu hilelere karşı bağışıklık kazandırmak için çaba göstermek gerekir. Çünkü nihayetinde hiç kimse aptalın teki olmak istemez. Ve bütün bunların nihayetinde devasa bir psikolojik istismar tekniği, devasa bir psikolojik kazıklama olduğu da açıkça gösterilmelidir." Adorno'nun bu sözleri 1967 yılına ait. "Yeni Sağ Radikalizmin Veçheleri" başlıklı konferans metninden. Bu kitaba, yakından ilgili daha erken bir konferansını, 1954 tarihli "Geçmişin İşlenmesi Ne Demektir?" metnini de ekledik. Bu iki yazısında Adorno savaş sonrası dönemde demokratik ortak temsil ile sermayenin yoğunlaşma eğilimi arasındaki yapısal karşıtlığın devam ettiğini, bu nedenle milliyetçi ve faşist hareketlerin sürdüğünü vurgular, onlardan "kendi kavramsal içeriğinin hakkını bugüne kadar tam anlamıyla verememiş bir demokrasinin yara izleri" olarak söz ederek, radikal sağ propagandanın başvurduğu hileleri ve yenilginin toplumda yol açtığı narsisist incinmenin izlerini ele alır. Bu hikâyedeki her şey tekinsiz biçimde tanıdıktır. Uzun yıllar önce ve Alman deneyimi üzerine yapılmış bu konuşmaların günümüz için ve sadece Türkiye gibi demokrasi olmayan ülkeler için değil, Avrupa ülkeleri ve ABD için de geçerli olmasında, evet, çok ürkütücü bir yan var — ama diğer yandan bu genellik faşizmin süregiden dünya düzeninin bir ürünü olduğunu da açıkça gösteriyor. | İÇİNDEKİLER |
Editörlerin Notu
Bugünden Bakınca Volker Weiss
Yeni Sağ Radikalizmin Veçheleri 1967
Geçmişin İşlenmesi Ne Demektir? 1959
| OKUMA PARÇASI |
Yeni Sağ Radikalizmin Veçheleri, s. 31-32 Evet, saygıdeğer hanımlar ve beyler, Bugün, eksiksiz bir sağ radikalizm teorisi sunmak yerine, birbirine gevşekçe bağlı birtakım fikirler aracılığıyla, belki de hepinizin hatırında olmayan belli başlı meseleleri öne çıkarmayı deneyeceğim. Yani, bu söyleyeceklerimle başka teorik yorumları hükümsüz kılmayı falan amaçlamıyorum, sadece, bu konular hakkındaki genel düşünceleri ve bilgileri bir parça tamamlamayı diliyorum. 1959 yılında, “Geçmişin İşlenmesi Ne Demektir?” başlıklı bir konferans vermiş, sağ radikalizmin, daha doğrusu o dönemde henüz görünür olmayan sağ radikalizm potansiyelinin, faşizmi olgunlaştıran toplumsal önkoşulların hâlâ geçerli olmasıyla açıklanabileceği tezini geliştirmiştim. Yani, hanımlar beyler, rejim yıkılmış olmasına rağmen, faşist hareketlerin yeşermesi için gerekli önkoşulların, doğrudan siyasal düzeyde olmasa da, toplumsal düzeyde bugün de eskisi gibi devam ettiğinden yola çıkıyorum. He... Devamını görmek için bkz. | |
| ELEŞTİRİLER GÖRÜŞLER |
Emek Erez, "Theodor W. Adorno ve geçmişin hayaletleri", Gazete Duvar, 1 Ekim Perşembe 2020 Theodor W. Adorno’nun, Yeni Sağ Radikalizmin Veçheleri ve Geçmişin İşlenmesi Ne Demektir? adlı kitabı, Şeyda Öztürk ve Tarhan Onur çevirisiyle Metis Yayınları tarafından basıldı. Kitap, Adorno’nun, 1967 yılında yaptığı “Yeni Sağ Radikalizmin Veçheleri” adlı konuşmasını ve 1954 tarihli, “Geçmişin İşlenmesi Ne Demektir?” metnini bir araya getiriyor. Bu iki metnin önemi, günümüzle diyalog içerisinde okunduğunda, hem uyaran hem de yaşadığımız zamanla ilişkilenebilecek ayrıntılar içeren bir konumda durması. Bu nedenle en sonda söyleyeceğimizi başta söylersek, şimdimizin koşullarını düşünme ve anlama çabasında olan okurun dikkatini çekecek bir metin olduğunu hatırlatabiliriz. Metnin güncel bağlantıları Adorno’nun 1967 yılına ait, "Yeni Sağ Radikalizmin Veçheleri" adlı metni, düşünürün Viyana Üniversitesi'nde yaptığı konuşmanın bant kaydınd... Devamını görmek için bkz. | |
Fatmagül Berktay, "Adorno'nun merceğinden...", T24, 9 Ekim 2020 Eleştirel teorinin önde gelen temsilcisi Adorno'nun 1959 ve 1967 tarihli iki konuşması yakın zamanda yayımlandı (Yeni Sağ Radikalizmin Veçheleri ve Geçmişin İşlenmesi Ne Demektir?). Geçen yüzyılın ortalarında ve esas olarak Almanya'nın totalitarizm sonrası deneyiminin çeşitli veçheleri üzerine düşünmeyi içeren bu kitap, ilk bakışta pek güncel değilmiş gibi görünebilir, ancak bu çok yanıltıcı. 20. yüzyılın felaketlerine ilk elden tanık olan Adorno'nun her daim bağımsız ve eleştirel düşünme yetisini koruyan bir kamusal aydın olarak totalitarizm sonrası Alman toplumu üzerine geliştirdiği düşüncelerin bugün ne kadar bizimle birlikte olduğunu görmek zor değil. Formalizmin sıkıntıları ve "yetmez ama evet" Modern koşullarda bireyin kaderi konusunda derin bir duyarlığa sahip olan düşünür, zamanında kültürel pesimizmle hatta apolitik olmakla suçlandı. Oysa Almanya'ya d... Devamını görmek için bkz. | |
Metin Yetkin, "Manipülatif ve yalancı: Yeni Sağ Radikalizmin Veçheleri", Gazete Duvar, 13 Ekim 2020 Theodor W. Adorno’nun 1959 ve 1967 yıllarında verdiği iki konferans, başlıkları korunarak Yeni Sağ Radikalizmin Veçheleri ve Geçmişin İşlenmesi Ne Demektir? adıyla Şeyda Öztürk ve Tarhan Onur’un çevirisi, Volker Weiss’ın sunuşuyla Metis Yayınları’ndan çıktı. İki konferansta da benzer noktalara değinen Adorno, faşizmi oluşturan ön koşullar devam ettikçe sağ radikalizmin de devam edeceğini işaret ederek bugüne ışık tutmakta. Yaşar Kemal, bir konuşmasında, “Deniz anası gibidir Türkiye’deki politika, yakalayamazsın. Türkiye’deki politikaya tavır alamıyorsun, boyuna geziniyor ortada” demektedir. Esasen milliyetçiliğin en güzel benzetmelerinden biridir bu söz zira milliyetçilik, imparatorluklar yıkıldıktan sonra kurucu elitlerin elinde bir köken miti yaratarak geçmişi, tarihi ve kimliği kendine göre değiştiren bir kavramdır. Ancak daha kötüsü, bu değişim... Devamını görmek için bkz. | |
Özgür Amed, Hasan Kılıç, "Adorno bizi 1967’ye neden çağırır?", gazetekarinca.com, 6 Mayıs 2021 “Tüm göçüp gitmiş kuşakların oluşturduğu gelenek, yaşayanların beyinlerine bir kâbus gibi çöker. Kendilerini ve bir şeyleri altüst etmekle, şimdiye dek hiç olmamışı var etmekle uğraşıyor göründükleri esnada, tam da böylesi devrimci kriz dönemlerinde, endişe içinde geçmişten ruhları yardıma çağırır, onların adlarına, sloganlarına, kıyafetlerine sarılır, dünya tarihinin yeni sahnesinde bu eskilerde hürmet edilen kılıklara bürünür ve bu ödünç dille oynamaya çalışırlar.” Karl Marx, Louis Bonaparte’ın On Sekiz Brumaire’i Batı merkezci tarih, toplum ve siyaset anlayışının ‘ilerleme’ düsturu, faşizmi parantez içerisine alsa da Adorno bizi 1967 yılında yazdığı metinle bugünlere çağırma yeteneğini sergiliyor. Metin Türkçeye de çevrilen Yeni Sağ Radikalizmin Veçheleri başlığını taşıyor. 1967’den bugüne çağırma yeteneği, bulunduğumu... Devamını görmek için bkz. | |
|