ISBN13 978-975-342-874-3
13,5x21,5 cm, 208 s.
Yazar Hakkında
İçindekiler
Okuma Parçası
Eleştiriler Görüşler
Yazarın Metis Yayınları'ndaki
diğer kitapları
Minima Moralia, 1998
Edebiyat Yazıları, 2004
Sahicilik Jargonu, 2012
Teori ve Pratik Üzerine, 2013
Negatif Diyalektik, 2016
Yeni Sağ Radikalizmin Veçheleri, 2020
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et
 

Editörün Sonsözü, Thomas Schröder, 173-175

Ahlak Felsefesinin Sorunları, teybe kaydedilmiş ve metinleri bütünüyle bugüne kalmış olan on beş dersin üçüncüsüdür. Metni yayımlanmış olan Sosyolojiye Giriş dersinin teypleri hariç bütün teypler kayıptır. Bu da derslerin yayım planı için kayda değer güçlükler yaratıyor ama bu tür güçlüklerin ahlak felsefesiyle ilgili bir ders için pek de uygunsuz kaçmadığı söylenebilir. Zira etiğin sorunları esasen konuşulan sözün sorunlarıdır, bu sözün hakikat iddialarının bünyesindeki risklerle ilgili sorunlardır. Öte yandan, bu ahlaki iddialar geçici, nihai olmayan ve açık uçlu bir düşünme tarzını gerektirir. Adorno, bu konuyu ilk defa ele aldığı 1956-57 Kış Sömestrinde Sokrates figürünü öznenin amblemi olarak görüyordu:

Bütün Batı felsefe geleneğinde Sokrates ahlak felsefesinin, etiğin asıl kurucusu olarak tanınmıştır. Ama Batı felsefesinin tarihinde yazı yazmamış tek kişi odur. Şüphesiz bu da ahlak konusunda benimsediği konumla bağlantılıdır… Sokrates'in felsefesinin ağırlıklı olarak pratik bir yönelimi vardı ve insan davranışlarına yönelikti […] Temelinde yatan fikir de şuydu: Yaşayan, konuşulan söz hitap ettiği özgül kişiye kendi adına cevap verebilirken, yazılı söz bütün insanlara aynı nazarla bakar, ayrım yapmaktan âcizdir, hiçbir soruya cevap veremez ve değişmeden kalır. (19 Aralık 1956 tarihli ders, Theodor W. Adorno Arşivi, Vo 1344)

Adorno kendisini bir "son" felsefenin sözcüsü olarak görmesiyle tutarlı biçimde, ahlak felsefesinin sonunu, sınırlarını vurgular. Ölümüne kadar planlamayı sürdürdüğü ahlak felsefesi kitabı (bkz. GS, Cilt 7, s. 537) hem nesnel hem de öznel nedenlerle yazılamamıştır. Muteber bir öğreti anlamında ahlakın artık mümkün olmadığı inancı aforizma kullanımı ile telafi edilemezdi (Minima Moralia'nın devamı olarak düşündüğü Graeculus'ta aforizma biçimini kullanmak gibi bir fikri vardı Adorno'nun). 1963 tarihli derslerde bütün etik sorununun sorunlu görülüp etik kavramının bütünüyle reddedilmesinin nedeni de budur. 1956-57 sömestrinde verdiği derslerde —nispeten tamamlanmış stenografik versiyonu günümüze ulaşan bu ders de yayımlanacaktır— Adorno esasen Sokrates, Platon ve Aristoteles'ten Kant ve Nietzsche'ye ahlaki fikirlerin tarihsel gelişimiyle ilgilenmişti. 1963 dersleri ise büyük ölçüde Kant'a dayalıydı ve daha çok etik sorunların çözümsüz doğası üzerinde odaklanıyordu.

Bu dersler esasen Negatif Diyalektik'teki özgürlük bölümüne bir hazırlık mahiyetindedir ve Horkheimer'in eleştirel teoride çok önemli bir yeri olan, 1933 tarihli "Materyalizm ve Ahlak" denemesinden (bkz. Max Horkheimer, Gesammelte Schriften, Cilt 3: Schriften 1931-1936, haz. Alfred Schmidt, Frankfurt a. M., 1988, s. 111 vd.) ve yine Horkheimer'in Aydınlanmanın Diyalektiği için yazdığı İkinci Ek'ten yola çıkar. Ayrıca Minima Moralia'nın bir devamı olarak da görülebilir ki Adorno' nun o eseri Horkheimer'e adamış olması da tesadüf değildir. Derslerin kısmen doğaçlama yapısı bütün düşüncelerin mantıksal sonucuna ulaşana kadar takip edilmediği anlamına gelir; her şey "doğru yorumlanmamakta"dır ve bir kanona dahil edilebilecek durumda değildir. Ama tam da bu Adorno'nun düşünme ve çalışma tarzının gelişimine dair, özellikle de metinlerin kendilerini konuşturtma ve onların karşısına toplumsal diyalektiklerini çıkarma iddiasına dair bir içgörü kazanmamızı sağlar. Nitekim bu derslerde, 1960'ların başlarından beri zemin kazanmakta olan fikir, yani felsefenin pratik bir sonucu olması gerektiği fikri çok ciddiye alınır. Ama Varoluşçuluğun moda isyanına teslim olmamak için bu derslerde "ekmek değil taş vermek" tercih edilir. Adorno'nun buradaki tavrı sonraları öğrenci hareketi karşısında da benimsediği ve "Marginalien zu Theorie und Praxis" ve "Resignation" yazılarına yansıyan tavırdır. Keza, yanlış hayata gösterilen zorunlu pratik direniş ile doğru hayata dair salt teorik bilgi arasındaki diyalektik de negatif kalır.

Bu dersin içeriği yeterince sorunlu değilmiş gibi metnin içinde bulunduğu talihsiz durumun yarattığı editöryel güçlükler sorunları daha da arttırır. İsimlerle alıntıların çoğunda bariz hatalar vardı ki bu da dinleme hataları ile konunun yanlış anlaşılmasının tatmin edicilikten uzak, en azından basılmaya uygun olmayan bir transkripsiyon yaratmış olabileceği yolunda —bazı örneklerde fena halde doğrulanan— endişeler yarattı. Yayımlanacağı öngörülmüş olsa, Adorno'nun kendisi ancak kapsamlı bir gözden geçirmeden sonra yayımlanmasına izin verirdi tabii ki. Adorno'nun kendi sözlerini koruma konusunda her türlü gayret gösterilmiş olsa da bu satırların yazarı olan editör bazı sözdizimsel değişiklikler yapmak, en çok da imlayı düzeltmek zorunda kaldı. Yine de hem derslerin sözlü karakterinin korunduğunu hem de genel sözdiziminin okur tarafından kavranılabilir hale gelmiş olduğu umuluyor. Ancak çok az sayıda istisnai durumda metne yeni veya farklı gelebilecek kelimeler eklendi. İçerikle ilgili olarak sorgulanmaya açık düzeltmelerde ve dinleme ve yazma hatalarının düzeltilmesinde, çok açık olmadıkları durumlarda, dipnotlarda açıklama verildi, yerlerine kondukları sözcükler de belirtildi. Bariz dil sürçmeleri, başlanıp devamı getirilmeyen cümleler ve anlama katkıda bulunmayan tekrarlar atlandı. Alıntılar, gerekli olduğunda özgün kaynağa bakılarak düzeltildi, Adorno'nun altını çizdiği satırlar italik dizildi. Adorno'nun alıntılarda kendi yaptığı değişiklikler köşeli parantezle belirtildi; atlamalar "[…]" ile belirtildi. Editör alıntıların kaynağını bulabilmek için her türlü çabayı gösterdi. Durum gereği, anıştırmalar yeniden kurulurken ve Adorno'nun kendi yazılarındaki paralel pasajlara atıfta bulunulurken, daha çok bu metnin önceki derslerle, Kant atıflarıyla ve sonradan Negatif Diyalektik'te geliştirilmiş halleriyle olan ilişkisi üzerinde odaklanıldı.

Nisan 1995

 
 

Kişisel Veri Politikası
Aydınlatma Metni
Üye Aydınlatma Metni
Çerez Politikası


Metis Yayıncılık Ltd. İpek Sokak No.5, 34433 Beyoğlu, İstanbul. Tel:212 2454696 Fax:212 2454519 e-posta:bilgi@metiskitap.com
© metiskitap.com 2024. Her hakkı saklıdır.

Site Üretimi ModusNova









İnternet sitemizi kullanırken deneyiminizi iyileştirmek için çerezlerden faydalanmaktayız. Detaylar için çerez politikamızı inceleyebilirsiniz.
X