| ISBN13 978-975-342-268-0 | 13x19,5 cm, 152 s. |
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et | | Mahmut Temizyürek, “Deneme yeni dönemde ‘tesbih’ten mi çıktı?”, Türkiye'de Eleştiri ve Deneme, TÖMER Yayınları, 2002 Bazı ısrarsızları saymazsak, 12 Eylül sonrası denemeye yeni bir eda kazandıranlardan biri Bülent Somay’dır. “Sizi bilmem ama, ben yaşadığım hayattan epeyce sıkıldım. Epeyce diyorsam kibarlık olsun diye. Aslında hayatımın iler tutar yanı yok. Çevreme bakıyorum, kimsenin de kendi hayatını önerecek hali yok gibi görünüyor” diye başlamıştı söze. (Bülent Somay, "Öteki Hayat, Öteki Kültür", Akıntıya Karşı, Ocak 1986). İşte size bütün açıklığıyla, bir yazar: (Yanlış anlaşılmasın, samimiyet krizine tutulmuş bir üslupla değil, en çökkün ifadelerinde bile çalımlı ve vekar bir üslup barındırır Somay) “Sıkıntılarıyla, zaaflarıyla, hayatının yanlışlığıyla orada duruyor. Bu dolaysız dil, yakın zamana kadar yabancısı olduğumuz bir dildi. Öznel bulunabilir, kişisel bulunabilir, hatta duygusal bulunabilir ama sonuçta bütün denemelerde örtük olan, burada açıkça ifade edilmiştir: ben şöyle bir insanım, şunları yaşadım, şunları yaşayamadım, şunları yaşasam...” (Nurdan Gürbilek). Somay, Geriye Kalan Devrimdir ve Şarkı Okuma Kitabı adlı kitaplarında bir kısmını topladığı yazılarında, ütopyalardan karşı ütopyalara, insan hallerinden iktidar stratejilerine, psikanalizden dilbilime birçok konuyu deneme tarzının içine çekti. Politikanın, sosyal bilimlerin, dilbilimin, müziğin bilgisini kişisel bir dille yazmak iştahıyla sürdürdüğü denemelerinde, insan haklarından eğitime, işkenceden pop şarkılara, devrimden gündelik hayata kadar geniş bir alanda dolaştırdı zihnini. Her zaman şiddetini ve bunun tadını koruduğu paradoksal mantığıyla, bir insanın içeremeyeceği ama yaşamımızın içinde bir zulüm gibi duran iktidar yaptırımlarına ve hayat adına yapmacık gelecek her şeye karşı kişisel duruşunu, umudunu ve umutsuzluğunu, içini ve dışını, iştahla yazmayı sevdi. |