| ISBN13 978-975-342-838-5 | 13x19,5 cm, 168 s. |
Liste fiyatı: 156.00 TL İndirimli fiyatı: 124.80 TL İndirim oranı: %20 {"value":156.0,"currency":"TRY","items":[{"item_id":"954","item_name":"Yükselen Duvarlar, Zayıflayan Egemenlik","discount":31.20,"price":156.00,"quantity":1}]} |
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et Diğer kampanyalar için | |
|
| | Yükselen Duvarlar, Zayıflayan Egemenlik Özgün adı: Walled States, Waning Sovereignty Çeviri: Emine Ayhan Yayıma Hazırlayan: Savaş Kılıç Kapak Tasarımı: Emine Bora |
Kitabın Baskıları: | 1. Basım: Ekim 2011 | 2. Basım: Haziran 2022 |
Berlin Duvarı'nın sevinç gösterileri içinde yıkılışından sadece yirmi yıl sonra, neden birçok devlet sınırlarına duvar çekme yarışına girdi? Her şeyin küreselleşmesinden büyük bir hoşnutlukla söz edilen bir dönemde, nasıl oluyor da dünyanın dört bir yanında kilometrelerce uzunlukta duvarlar yükseliyor? Ulus-devletlerin aşınan egemenlikleri ile bu duvarların örülmesi arasında nasıl bir ilişki var? Kaçak göçmenlere ve kaçak ticarete karşı devletlerine sınırlara set çekme çağrısında bulunan yurttaşları harekete geçiren düşünceler, daha doğrusu duygu ve arzular neler? Mantıkları bakımından Çin Seddi'nden pek de farklı olmayan bu sınır bariyerleri amaçlarına ulaşabilir mi, nereye kadar? Neoliberalizme eleştirel yaklaşan teorisyenler arasında önde gelen bir isim olan Wendy Brown, bu sorulara cevap ararken, siyaset felsefesi, iktisat ve tarihin yanı sıra –tıpkı daha önce yayımladığımız Tarihten Çıkan Siyaset'te olduğu gibi– siyasallaştırılmış bir psikanalize başvuruyor. Ortaya attığı soruları farklı cepheleriyle ele alarak, meseleyi kavramamızı kolaylaştıracak zengin bir tablo sunan Brown, aynı zamanda, sınır duvarları gibi özel ama maddi bir olgudan yola çıkarak, içinde yaşadığımız dünyanın genel gidişatını muhalif bir bakış açısıyla değerlendiriyor. Sosyal bilimlerde konuyu bu ölçüde doğrudan ele alan ilk kitap Yükselen Duvarlar, Zayıflayan Egemenlik. Ayrıca, yazarın birikimi ve kıvrak zekâsıyla da son derece özgün bir metin. Küresel siyasetin güncel gelişmeleriyle ve günümüzün siyaset felsefesiyle ilgilenenlerin, ama aynı zamanda içinde yaşadığımız dünyayı anlamaya çalışan herkesin ilgisini çekecek bir yapıt. | İÇİNDEKİLER |
Teşekkürler
1. Zayıflayan Egemenlik, Duvarlarla Çevrili Demokrasi
2. Egemenlik ve Çitle Çevirme
3. Devletler ve Tebaalar
4. Duvarları Arzulamak
Dizin | OKUMA PARÇASI |
Birinci Bölüm: Zayıflayan Egemenlik, Duvarlarla Çevrili Demokrasi, s. 11-26. Savunma amaçlı tahkimat 1944'te Atlantik Duvarı'nda açılan gedikle nereden bakılırsa bakılsın son buldu. Bundan sonra da asli bir savunma aracı olarak resmi duvarların hiçbir hükmü kalmamıştır. – Paul Hirst, Space and Power (Mekân ve İktidar) Artık esnek sınırlara ihtiyacımız var, katı, geçirimsiz sınırlara değil... Yirmi birinci yüzyılın eşiğinde, egemenliği güçlendirmemizin bir esprisi kalmadı. – Şimon Peres, Yeni Ortadoğu Onlara söyledim: Yerleşim yerlerinizin etrafını tel örgüyle çevirmeyin. Tel örgü koyarsanız, genişlemenize de sınır koymuş olursunuz. Bize ait yerlerin değil, Filistinlilerin etrafına tel örgü örmemiz gerekiyor. – Ariel Şaron, aktaran Neve Gordon, Israel's Occupation (İsrail'in İşgali) Duvar kampı yaratmamış, kamp kurma stratejisi ve gerçekliği duvarın yapımına yol açmıştır. – Adi Ophir ve... Devamını görmek için bkz. | |
| ELEŞTİRİLER GÖRÜŞLER |
Ayca Yılmaz, ''O duvar, o duvarınız...'', Radikal Kitap Eki, 11 Kasım 2011 Berlin Duvarı’nın gürültülü yıkılışı, hiç kuşkusuz, yaşı müsait olanların zihninde derin bir iz bırakmıştır. Batı medeniyeti denen ‘gütme’ makinesi böyle bir şey işte. Yıllar yılı Berlin Duvarı’nı lanetleyen, hakkında efsaneler yaratan, dünya kadar film üreten, ‘Demir Perde’nin ‘despotizm’ine delalet bir ikon haline getiren Batı medeniyeti, kendi inşa ettiği ya da makul gördüğü duvarları ustaca saklamayı, saklayamadığı takdirde meşrulaştırmayı pek güzel beceriyor. Wendy Brown tarafından kaleme alınan Yükselen Duvarlar Zayıflayan Egemenlik, tarihsel ve psikolojik yanı dahil olmak üzere, bu duvarlar inşa etme, çitle çevirme vakasını ayrıntılı biçimde otopsi masasına yatırıyor. Öyle ya, artık kalıntıları hediyelik eşya olarak satılan Berlin Duvarı, Sovyetler Birliği hakimiyetindeki ‘korkunç’ rejimin dünyayı nasıl da tehdit ettiğini gösteren bir abide gibi ele alınırken, ABD-Meksika sınır... Devamını görmek için bkz. | |
Halim Şafak, "Yükselen Duvarlar Zayıflayan Egemenlik", Bireylikler Dergisi, Eylül- Ekim 2012 Uzun yıllardır olmasa da son yirmi otuz yıldır tüm dünyada hem ahalilere hem de devletin kendine yönelik koruma ve güvenlik tedbirleri artıyor. Son on yılda ise bu durumun artık önlemez bir yükselişe geçtiğini söyleyebilirim. Dünya resmi ya da özel güvenlik şirketi elemanları tarafından kuşatılırken bir yandan da devletler, mahalleler, siteler, evler arasındaki duvarlar yükseliyor, dikenli teller çoğalıyor. Güvenlik tedbirlerine bağlı olarak devletler daha fazla totaliterleşiyor/otoriterleşiyor. Burada devletlerin kendini koruma amaçlı silahlanmasını ve sınır duvarlarını yükseltmesini anladığımızı kabul edelim. Hatta bunun karşısında ahalilerin de bu yükselen duvarlar ve güvenlik tedbirleri sayesinde rahat edeceğini güvenlikli yaşayacağını da düşünelim diyeceğim ama öyle olmuyor. Devletin her geçen gün sayısını arttırdığı polis ya da asker kuvvetleri ve kalınlaştı... Devamını görmek için bkz. | |
Eren Barış, "Duvar Demokrasileri", Duvar Dergisi, Mart-Nisan 2012 Kapitalist küreselleşmenin bir sel olarak akışa geçtiği son otuz yıllık süreçte dünyanın alt üst oluşuna tanıklık etmekteyiz. [1] Bu tanıklık, sermayenin bütün kamusal alanları hızla metalaştırdığı bir dönemi anlatır. Metalaşmanın bir başka yüzü de ulus-devletlerin egemenlik krizine denk düşmektedir. Bu egemenlik krizinin en şedit sahnesi ulus-devletlerin sınırlarına inşa edilen duvarlardır. Wendy Brown’ın Yükselen Duvarlar Zayıflayan Egemenlik [2] başlıklı kitabı devletlerin ve tebaalarının duvarları neden arzuladıklarını incelemektedir. Bu kitap, sosyal bilimler alanında mikro-politik bir sorunsalı, siyasal iktisatla birlikte analiz etmesi bakımından değerli bir çalışma. Brown’ın kitap boyunca çokça yinelenen temel tezi duvarların, ulus-devletlerin egemenliğinin zayıflamasının bir kanıtı olduğudur. Bu temel tezin ardı sıra gözüküyor ki reel sosyalizmin... Devamını görmek için bkz. | |
|