| ISBN13 978-975-342-584-1 | 13x19,5 cm, 208 s. |
Liste fiyatı: 182.00 TL İndirimli fiyatı: 145.60 TL İndirim oranı: %20 {"value":182.0,"currency":"TRY","items":[{"item_id":"346","item_name":"Kör Alan ve Dekadrajlar","discount":36.40,"price":182.00,"quantity":1}]} |
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et Diğer kampanyalar için | |
|
| | Kör Alan ve Dekadrajlar Özgün adı: Le Champ aveugle Décadrages Çeviri: İzzet Yasar Yayıma Hazırlayan: Semih Sökmen Kapak Tasarımı: Semih Sökmen |
Kitabın Baskıları: | 1. Basım: Kasım 2006 | 3. Basım: Ağustos 2017 |
Pascal Bonitzer’in "Kör Alan" ve "Dekadrajlar" başlıklarını taşıyan iki kitabını bu Metis edisyonunda biraraya getirdik. Sinemanın gerçeklik ile ilişkisini sorgulayan "Kör Alan"da, dorukları temsil eden kimi isimlerle karşılaşıyoruz: Lumière, Griffith, Ayzenştayn, Bazin, Rossellini, Hitchcock, Godard. Bu doruklar, kimi zaman gerçekliğin montaj ve sinematografik planların müdahalesiyle parçalanması, kimi zaman da gerçekliğe duyulan şüpheli bir saygı biçiminde ortaya çıkıyor. Hitchcock’a özgü suspense’in sinema tarihi içindeki belirleyici önemi, video yüzeyinin sinemadan farkları, yakın plan, alan derinliği ve alan-dışının özel işlevleri –gerçeklikle ilişkide bu işlevlerin anlamı– ve modern sinemanın giderek mutlak anlamda bir gerçekçi-olmama özelliği kazanışı konu ediliyor. Çerçeve ve çerçevelemenin hem sinemada hem resim sanatındaki işlevlerini ve kullanımını inceleyen "Dekadrajlar" ise, sinema ve resim arasındaki örtük, fazla irdelenmemiş ilişkiyi sorguluyor. Kitapta sınanan iki saptama var: İlki, resmin, modernliğin onu moleküler öğelere, lekeye, çizgiye, renge, biçime indirgemek yolunda yaptığı her şey bir yana, dram sanatı ile, sahneye koyma ile bağını hâlâ koparmamış olduğu, yani resmin dramatik bir sanat olduğu. İkincisi, Godard ve Antonioni’de belirginleştiği gibi, sinemanın, sanayinin onu mahkûm etmeye çalıştığı anlatısal dramatik kaderi aşma yönünde, resmin en son moleküler bileşenlerine, soyutlamalarına ulaşma yönünde güçlü bir arzu duyduğu. Kör Alan ve Dekadrajlar, arka planında sürekli temel bazı felsefi problemlerin varlığını hissettirdiği bir kitap. Sinema ve resme, sanatsal biçim vermenin sorunlarına ve görme’ye ilgi duyan okurlarımızın kitabı ilgiyle karşılayacaklarını umuyoruz. | İÇİNDEKİLER |
KÖR ALAN
Giriş Plan Nedir? Video Yüzeyi Hitchcock Suspense'i Bobinler ya da Labirent ve Yüz Sorunu Kör Alan 1. Aşkın gözü kördür 2. Sonuç ve Neden: Alan/Karşı-alan 3. Alan-dışı'nın Deliği: Mevcut Olmayan Neden ya da Çalınmış Tablo Gerçekliğin Parçaları Heyecanların Sistemi
DEKADRAJLAR
Giriş Azıcık Gerçek Tablo-Plan Düzeni Bozuk Objektif 1. Yakın ve Uzak 2. Eğik Çizgi ve Zaman 3. Hız ve Biçimler 4. Çerçeve ve Çerçeveleme | OKUMA PARÇASI |
Kör Alan için giriş yazısı s. 11-14 Roald Dahl'ın güzel bir hikâyesi var.(1) Bir çocuk, büyük bir halıdaki renklerin ve motiflerin büyüsüne kapılarak, kaydırak oyunuyla Rus ruleti arası tuhaf ve tehlikeli bir maceraya atılıyor. Halının yüzeyini bir uçtan bir uca kat etmesi gerekmektedir, ama kızgın korlar demek olan kırmızı motiflere ve zehirli yılanlar demek olan siyah motiflere basmadan. Yalnızca, eşitsiz aralıklarla serpiştirilmiş sarı motiflere basmak serbesttir. Çocukların oyun oynarken ciddi oldukları söylenir. Hikâye bu ciddiyeti ciddiye alır: Halının başkalaşımı gerçeğe dönüşür. Çocuk başlangıçta kırmızı motifler alev, siyah motifler yılanmış gibi yapar; ama oyunun, oyundaki "gayri ciddi"nin asıl tanımlayıcısı olan bu "mış gibi", anlatının akışı boyunca, oyun çocuk tarafından gitgide daha ciddiye alındıkça yok olur gider. Çocuğun dengesini kaybetme tehlikesi arttıkça siyah ve kırmızı motifler tehdit edici bir gerçeklik kazanır, korkunç uçurumlara, ya... Devamını görmek için bkz. | |
Dekadrajlar için giriş yazısı, s. 111-113 Dekadrajların amacı, Vincent Van Gogh'un Fırtınalı Hayatı (Minelli) gibi biyografik yapıntılarda, Resnais'nin Van Gogh'u gibi eğitici belgesellerde ya da daha istisnai olarak Clouzot'nun Le Mystère Picasso'su gibi "olay belgesel"lerde farklı biçimlerde görülen şeyi, yani sinemayla resmin dolaysız karşılaşmasını sorgulamak değil. Burada sinema ve resim arasındaki daha örtük, daha değişken ve daha gizli bir ilişkiyi aydınlatmak istiyoruz. Sinemanın resim tarafından farklı biçimde ele alınan bazı sanatsal sorunlarla karşılaştığını, resmin değişik biçimde işlediği bazı etkileri kendi amaçları doğrultusunda kullandığını düşünüyoruz. Tablonun hareketsiz, sinematografik imgenin hareketli olması sinemayı zorunlu olarak resimden koparmaz, çünkü sinema da kendi tarzında hareketsiz görüntüyü kullanır – resmin hareketi kullanmasında olduğu gibi. Resimde de sinemada da hareket çeşitlidir; tuvali ya da ekranı kat eden farklı niteliklerde ... Devamını görmek için bkz. | |
| ELEŞTİRİLER GÖRÜŞLER |
Fırat Yücel, "Kör Alan ve Dekadrajlar", Altyazı Dergisi, Ocak 2007 Uzun bir süre Yeni Dalga’yla birlikte anılan ünlü Fransız sinema dergisi Chaiers du Cinema’nın editörlüğünü yapan Pascal Bonitzer’in 1982 ve 1985 tarihlerinde ‘Kör Alan’ ve ‘Dekadrajlar’ başlıkları altında yazdığı kitapları bir araya getiren Kör Alan ve Dekadrajlar, etkileyici analizlerle bizi sinemanın başlangıcından Hitchcock’a, Bresson’dan Godard’a uzanan bir yolculuğa çıkarıyor. Bonitzer, ‘yakın plan’ kullanımı gibi, ilk bakışta daha çok teknik bir meseleymiş gibi gözüken anlatım öğelerini, olağanüstü gözlemleriyle, ‘ölüm’ gerçeğinin film dünyasına dahil oluşu gibi felsefi konularla ilişkilendirebiliyor. Tüm bu meseleleri, tarihsel bir bakış açısıyla ele alıyor: Örneğin, Lumiere filmlerinin masum gerçekçiliği ve 20. yüzyıl başlarındaki cazibe sineması (cinema of attractions) örnekleriyle Hitchcock suspense’ini karşı karşıya getiriyor ve tüm bu farklı yaklaşımların aslında nasıl da birbirleri... Devamını görmek için bkz. | |
|