| ISBN13 978-975-342-360-1 | 12.5x19.5 cm, 86 s. |
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et | | Gültekin Emre, “Dizelere taşınmak yeni şiirlerle tanışmak”, Cumhuriyet Kitap, 5 Eylül 2002 Destansı bir anlatımın elinde tutuyor Bejan Matur. Parçalanmış ve parçalarına uzak düşmüş bir yaşamın peşinde kırsalın kente sokuluşundaki sırat köprüsünün şiirine elini sokuyor. Azınlık ve muhalif bir yaşamın, bir dilin içinde soluklanan şair, kendi geçmişini, gözlemlerini, geleneklerini de ustaca ağdırıyor şiirine. "tepelerin ıssız ve yağmurdan artakalan kokusunda/, Bir anneme bakıyorum, bir baba./ Kimse daha eski değil sanki yeryüzünde onlardan." Onun şiirindeki aile, baba ocağı, toprağın doğurganlığı ve genzi yakan kokusu okuru hemen sarıveriyor. Ölümler, ayrılıklar, göçe zorlanılan yaşamlar bastırılmış, itilip kakılmış ömürlerin çakıl taneleri gibi onun şiirinde yeniden üretiliyor. "Ağaçların dağınık gövdelerini toparladığında bahar,/ Yaprakların anlatacağı, arkadaşımın ölümü olacak." Bejan Matur, "Sözcükler acımızı doldurmayacak." diyor. Duyuyor musunuz? Onun Çölünde ve Ayın Büyüttüğü Oğullar'daki şiirler bir bütünlük oluşturuyor. Sonra şu iki dizeyi kolay kolay unutamayacağınızı da düşünüyorum. "Duvarında el ve yürek izi olan aşkın/ Kuyusuna düştüm." |