 | ISBN13 978-975-342-277-2 | 13x19,5 cm, 152 s. |
Liste fiyatı: 192.00 TL İndirimli fiyatı: 153.60 TL İndirim oranı: %20 {"value":192.0,"currency":"TRY","items":[{"item_id":"83","item_name":"Brecht'i Anlamak","discount":38.40,"price":192.00,"quantity":1}]} |
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et Diğer kampanyalar için |  |
|
| | Brecht'i Anlamak Çeviri: Haluk Barışcan, Güven Işısağ Kapak Tasarımı: Emine Bora |
Kitabın Baskıları: | 1. Basım: Nisan 1984 | 7. Basım: Ocak 2023 |
Brecht'i Anlamak yıllar sonra yeni basımına yer verdiğimiz bir Metis klasiği. İlk kez 1984'te yayımlamıştık. Kitabın önemi yirminci yüzyılın en çok tartışılan sanat ve estetik kuramcılarından Benjamin ile bir tiyatro kuramcısı ve uygulamacısı olarak son derece etkili olan Brecht'i, aynı zamanda dost olmuş, tartışmış ve birbirini etkilemiş bu iki özel şahsiyeti bir araya getirmesi... Brecht'in sanatını Benjamin anlatıyor: "Brecht için neyin belirleyici olduğunu bir çırpıda söylemek isteyen bir kişinin şu cümleyi kullanması akıllıca olacaktır: 'Onun konusu yoksulluktur.' Düşünürlerin, varolan pek az sayıdaki geçerli düşüncelerle; yazarların, sahip olduğumuz pek az sayıdaki sağlam formülasyonlarla; devlet adamlarınınsa insanların yetersiz enerji ve zekâlarıyla nasıl yetinmek zorunda olduklarıdır tüm çalışmalarının teması... Brecht'in yoksulluğu bir tür üniformadır ve onu bilinçli olarak giyen herkese yüksek bir rütbe verir. Kısacası, insanın makine çağındaki fizyolojik ve ekonomik yoksulluğudur. 'Devlet zengin, insanlarsa fakir olmalıdır; devlet pek çok şey yapabilmeli ama insanlara az şey yapabilme izni vermelidir.' Bu, Brecht tarafından formüle edildiği, verimliliğinin araştırıldığı ve çelimsiz ve dağınık görünüşüyle ortaya çıkarıldığı şekliyle, yoksulluğun genel insan hakkıdır."  | İÇİNDEKİLER |
Brecht Üzerine Bir Radyo Konuşması Epik Tiyatro Nedir? (I) Epik Tiyatro Nedir? (II) Epik Tiyatro Teorisi Üzerine Çalışmalar Epik Tiyatroda Bir Aile Oyunu Proletaryadan Bahsetmenin Yasak Olduğu Ülke Brecht'in "Beş Paralık Roman"ı Brecht Üzerine Brecht'in Şiirleri Üzerine Yorumlar Üretici Olarak Yazar Brecht ile Konuşmalar Notlar  | OKUMA PARÇASI |
"Brecht Üzerine Bir Radyo Konuşması", 1930, s. 7-14 Henüz hayatta olan yazarlar hakkında tarafsız, açık ve objektif olarak konuştuğunu iddia etmekte dürüstçe olmayan, aldatıcı bir şey vardır. Her ne kadar hiç kimse bu çağdaş kişiyi saran havanın kendisini, neredeyse birini bile bilinciyle kontrol edemediği bin bir biçimde etkilemesini engelleyemezse de bu, yalnızca kişisel olmaktan çok bilimsel bir aldatıcılıktır. Tabii bu, böylesi bir sunuma kendini salıvermek ve bulanık bir dizi çağrışımda, anekdotta ve analojide şansını denemek anlamına gelmez. Tam tersine, eğer edebiyat tarihi buraya uygun düşmüyorsa, uygun olan eleştiridir. Bu da kendini her türlü ucuz asaletten ne denli uzak tutar ve eserin güncel yanlarına ne denli kararlılıkla bağlı kalırsa, bir biçim olarak o denli güç kazanır. Örneğin Brecht söz konusu olduğunda, yaratıcılığının içsel tehlikelerini, politik tavır sorununu ve hatta araklayıcılığı sessizce geçiştirmek aptallık olacaktır. Bu, onun yaratıcılığına gerçek bir yaklaşımı imkânsız kılar. Dahası, bunların yanı sıra teorik düşüncelerinin, konuşma tarzının ve hatta dış görünüşünün ele alınması, eserlerinin biçim, içerik ve etkilerini sıralayıveren kronolojik bir diziden daha önemlidir. Bu yüzden, işe en son kitabını ele alarak başlamaktan vicdan azabı duymuyoruz. Bir edebiyat tarihçisi için şüphesiz hatalı sayılabilecek bu tavır, bir eleştirmen için tümüyle haklı görülebilir; çünkü (Berlin'de, Kiepenheuer yayınevi tarafından basılan) Denemele... Devamını görmek için bkz. |  |
 | ELEŞTİRİLER GÖRÜŞLER |
Ceylan Koryürek, “Benjamin ve çocuk”, Cumhuriyet Kitap Eki, 6 Eylül 2001 Walter Benjamin baskı ve sömürüye karşı ezilenlerin sözcüsü, burjuvaziye karşı, Marx'a yakın, Nazi baskısından Paris'te yaşar. İktidara muhalif yazılar yazar, 26 Eylül 1940'da İspanya sınırında Gestapo'ya yakalanmamak için intihar eder. Yaşamı boyunca sınıf mücadelesi içinde tarihle ilgilenir; ayrıntılara sızmış sosyalist düşünceyle yazar. "Ne var ki, geçmişe doğru bu sıçrayıp, kuralları hâkim sınıfın koyduğu bir arenada gerçekleşir. Aynı hamle, tarihin geniş ufkunda diyalektik bir nitelik kazanır. İşte Marx devriminden bunu anlıyordu" der. Walter Benjamin şair arkadaşı Heine'nin intiharından, yitişten hemen sonra belki de yaşamı yumuşatmak için Hölderlin'in iki şiiri üzerine bir makale yazar. Hölderlin platonik ve imkânsız bir aşkın pençesinde, doğayla bütünleşerek coşku fışkıran eserler yazmıştır. Çok çabuk sevinen ve kırılan bir ruh belki de aşk onu böylesine çocuklaştırmıştı. Walter Benjamin'in keskin gözleri Hölderlin'deki çocuğu görmüştü. Neden pedagojiyle ilgilenmişti? Geçmişe çevrilen bir bakışı belki de yaşamı boyunca çocuk gözlerindeki ışığı, yüreğe işleyen saf duyguyu aramıştı. Walter Benjamin Çocuklar, Gençlik ve Eğitim Üzerine adlı kitabında yazdığı makalelerde çocukların ilklerini incelemiş, deneyimle harmanlanmış ilginç bir kitap. Paylaşmanın ilk tohumları Walter Benjamin için, 18. yüzyıl çocuk kitapları çekiciliğini korur, taş baskılarda... Devamını görmek için bkz. |  |
Onur Koçyiğit, "Brecht okumaları", Birgün Kitap Eki, 2 Kasım- 14 Kasım 2013 Brecht’i Benjamin ve Jameson Üzerinden Okumak: Walter Benjamin, Nisan 1934’te Frankfurt Okulu’nda yaptığı, “Üretici Olarak Yazar” başlıklı konuşmasını bitirirken, şöyle söylemişti: “[...] devrimci mücadele, kapitalizmle akıl arasında değil, kapitalizmle proletarya arasındadır.” Bu cümleyi hatırlatmak istedim zira bahsi geçen konuşmanın büyük bir bölümü Berthold Brecht’e ve onun sanatının nasıl bir mücadeleden beslendiği hakkındaydı. Benjamin ile Brecht, Moskova’da tanıştıklarında [1930] her ikisi de sonraki yüzyılı ve sonrasını etkileyeceklerinin farkında değillerdi. Her şeye rağmen bu iki kuramcı, büyük bir dostluk kurdular ve uzun bir süre bu dostluğa sahip çıktılar. Brecht’i Anlamak, Benjamin’in Brecht ve onun tiyatrosuyla ilgili düşüncelerini/eleştirilerini konu edinen makalelerden oluşuyor. Epik tiyatro ve Brechtyen yaklaşım üzerine yorumları çok önemli Benjamin’in. Brecht neredeyse bütün yaşamı boyunca epik tiyatrolar yazdı/yönetti. Bunu çok anlamlı buluyor Benjamin. Brecht gibi Marksist bir kuramcı ve yazarın da tiyatroyu yeniden biçimlendirmesi gerektiğini söylüyor. Oyuncular ve izleyicilerin, ölüler ve diriler olarak kesin bir ayrıma uğratılmasının, tiyatro tarihinden beri yapılan en büyük yanlış olduğunu da özellikle vurguluyor. Açıkçası, bugünden bakıldığında ve tiyatroların “interaktif oyun sahaları”na dönmüş olduğunu göz önün... Devamını görmek için bkz. |  |
|