Erdem Devesi Kapak Tasarımı: Semih Sökmen |
Kitabın Baskıları: | 1. Basım: Mart 2009 |
2008 Cemal Süreya Şiir Ödülü Mustafa Erdem Özler, Erdem Devesi dosyasıyla 2008 Cemal Süreya Şiir Ödülü'nü aldı. Erdem Devesi, "anne çöl pişmedi mi hâlâ", "çeşmelere dilenir herkesin elleri" ve "zaman tefini çalıyor" başlıklarını taşıyan üç bölümde, yirmi altı şiirden oluşuyor. | İÇİNDEKİLER |
anne çöl pişmedi mi hâlâ Erdem Devesi Şuramda Gül Derin Kim Hırrr Cik Cik
çeşmelere dilenir herkesin elleri Bırrak Bırrak Patika Heyelan Taze Düğüm Lülü Yanık İzi Av Me Me
zaman tefini çalıyor Hoppa Kiraz Kızlar Bkz. Ayna Ham Ham Efendi Heeyt Lık Lık Çivi İpucu Şşşşş | OKUMA PARÇASI |
ERDEM DEVESİ, s. 12 anne çöl pişmedi mi hâlâ baktıkça zayıfladı yollar baktıkça taşların diline düştüm peşinden gittim sesimin kuşların vaktini çaldım kuyulara atılmış günahları çıkardım suçunu bağışladım kirimin ben kimim ki heyelanla yıkadım ellerimi acıkınca kuru kelime yedim haram sularını içtim sözlerimin seğirdi zaman ipini eğirdi kısalan ömrünü giydim sabrımın eskiden atlar okşardı saçlarımı yokluğumu bahçeler toplardı şimdi tek başına bir kum tanesi yanmaz teflondan kalbi of leylâ kalbi hâlâ aç kalbi erdem devesinin anne | ELEŞTİRİLER GÖRÜŞLER |
Baki Asiltürk, “’Erdem Devesi’nin yükü ağır”, Milliyet Sanat, Mayıs 2009 Bir süredir gözlerden uzak duran Mustafa Erdem Özler, ikinci şiir kitabı Erdem Devesi’yle 2008 Cemal Süreya Şiir Ödülü'nü aldı. Günümüzdeki somut-görsel şiir temsilcilerinden Özler’i ayıran temel nokta, şiirinin anlık buluşlara dayanan gereksiz söz oyunlarıyla malul olmaması. İroniyi/humoru iletişim biçimi olarak kullanıyor ve buradan bir biçem yaratıyor. 1967 doğumlu Mustafa Erdem Özler, 2001’de yayımladığı ilk kitabı Kelebekli Zaman’dan sekiz yıl sonra ikinci kitabı Erdem Devesi’ni yayımladı. Özler, 1990’ların sonlarında dergilerde şiir ve yazılarıyla görünen şairlerdendi. İlk kitabından sonra ne olduysa oldu, gözlerden uzak durmayı tercih etti. Yazmayı ve yayımlamayı neredeyse tamamen bırakmış gibiydi. Önceki yıl bir iki şiirini gördük dergilerde ve şimdi de adımlarını ironiye uydurup salınarak yürüyen Erdem Devesi’yle geldi. Özler Kelebekli... Devamını görmek için bkz. | |
Gültekin Emre, “Günü Gününe Şiir Günlüğü”, Varlık, Haziran 2009 Erdem Devesi Mustafa Erdem Özler’in ikinci şiir kitabı. “Erdem”i çöle sürüyor şair; “çöl pişmedi mi” diye soruyor annesine “taşların diline” düşe düşe, “kuşların vaktini” çala çala. Sözlerinin “haram sularını” içiyor, “kısalan ömrü”nün sabrını giyiniyor, “saatlerin ağrısını” dinliyor. Farklı dize yapısıyla, imgelerini imbikten süze süze yol alıyor, şair: “hangi harf damlıyor şimdi çatılardan sular”. Şiirindeki ritim ince ayarlı, ses ise bozuk bir plak gibi değil; iç –“bırrak bırrak kurbağalarını içimdeki göllerin”– ve dış uyaklar şiirlerin canına can katıyor: “basılı gözyaşları ya uçarsa/ ne’m kalır bu dünyada her şey ya rüyaysa”. Kitabın sol sayfası boş, hep sağ sayfada yürüyor şiir(ler). İnsanın içine serinlik veren şöyle dizelere de rastlanıyor aşkın kare kökünü almaya çalışırken: “dalından yeni koparılmış rüzgâr getirdim saçların için”. Mustafa Erdem Özler, “yetim dokunuş”ların yanında “dili... Devamını görmek için bkz. | |
Rahmi G. Öğdül, “Erdem Devesi’nin Eğri Bedeni”, Varlık, Haziran 2009 Mustafa Erdem Özler Erdem Devesi başlıklı dosyasıyla 2008 Cemal Süreya Şiir Ödülü’nü kazandı ve Metis Yayınları bu dosyayı kitaplaştırdı. İpek kozasını ipek böcekleri örüyor, ipek yolunu ise develer. Ve kelimelerine deve kervanlarının işlevini yükleyen Mustafa Erdem Özler kitabında kendi ipek yolunu örüyor. Erdem Devesi ile birlikte yollara düşüyoruz ve farklı zaman ve mekânlarda geceliyoruz. “Ey bahtı güzel okur! Erdem devesinin sırtına yedi bin altı yüz yetmiş sekiz harf ile bin iki yüz otuz bir kelime yükledim, huzuruna geldim...” Grekçe meta (öteye) ve phora (taşıma) kelimelerinden imal edilmiş metafor ya da Türkçe deyişle eğretileme bir taşıma, transfer edimini anlatmak için kullanılır. Anlatılmak istenileni ya da anlam duygusunu bir kelimeden bir başka kelimeye taşır metafor. Deveyi bir metafora, yani bir yerden başka bir yere anlam taşıyıcısına dönüştü... Devamını görmek için bkz. | |
|