ISBN13 978-975-342-624-4
13x19,5 cm, 128 s.
Yazar Hakkında
İçindekiler
Okuma Parçası
Eleştiriler Görüşler
Yazarın Metis Yayınları'ndaki
diğer kitapları
Bir Şey Oldu, 2006
Hep Yazmak İsteyenlerin Hikâyeleri, 2010
Küçükburun, 2015
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et
 

Duygu Yavuz, “On Üç Patlamış Mısır Tanesi”, Yeni Harman, Mayıs 2008

Fatih Özgüven ikinci hikâye kitabı, Hiç Niyetim Yoktu'dan önce 1990'da Can Yayınları'ndan çıkan ilk romanı Esrarengiz Bay Kartaloğlu'nu, 2001'de Everest Yayınları'ndan çıkan Yerüstünden Notlar’ı, 2006'da ise Metis Yayınları'ndan Bir Şey Oldu isimli öykü kitabını kaleme almış. Yazar kimliğinden önce çevirmen kimliğiyle tanınan Özgüven özellikle Nabokov, Borges, Mann, Kundera ve Woolf çevirileriyle dikkat çekmişti. Boğaziçi Üniversitesi'nde sinema ve edebiyat dersleri de vermiş olan Fatih Özgüven'in Bahçe adını taşıyan bir de kısa filmi bulunuyor.

Fatih Özgüven, şimdilerde İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Sinema ve Televizyon Bölümü'nde öğretim üyesi olarak çalışmakta ayrıca Radikal gazetesinde haftalık sinema yazıları yazmakta. Yazarın kendi eserlerinde çeviri, edebiyat ve sinemayla iç içe geçen bir yaşamın izlerini rahatlıkla fark etmek mümkün.

Özgüven, içinde on üç hikâyenin bulunduğu Metis Yayınları'ndan çıkan son kitabına ismini bir Ajda Pekkan şarkısının sözlerinden vermiş: Hiç Niyetim Yoktu. Kitap kapağında siyah fon üzerine dağınık ama yakın aralıklarla serpiştirilmiş mısır taneleri var; tıpkı kitapta yer alan öykü kahramanları gibi farklı yerlerdeler ama benzer görüntülere sahipler. Mısır taneleriyle popüler kültürün insan hayatına yansımaları da sembolize edilmiş. Yazarının sinemayla ilintili hayatını da çağrıştıran bir kapak tasarımına sahip Hiç Niyetim Yoktu. "Hiç Niyetim Yoktu. Ben maziye. Dönüp seni anıp düşünmeye..." Özgüven, kitaptaki ilk hikâyesi "Regal Dönemi"nde bir yandan Ajda şarkılarındaki dil yanlışlarına, sözlerdeki anlamsız kafiyelere takılırken bir yandan da Ajda'ya kendisine ağzının tadıyla bir ateşli hastalık geçirtmediği için serzenişte bulunur. "Allahım, hafif müzik konulu bir ateşli hastalık mı vardı böyle?"

Hiç Niyetim Yoktu'da Doğulu olup Batılı yaşam tarzına öykünen insanımızın iki kültür arasındaki gel-gitleri anlatılırken ilk hikâyedeki Ajda bir yabancılaşma ikonu olarak göze çarpıyor. Eski Moda Bir Hikâye'de Tanzimat romancılığında sıklıkla değinilen bir konu işlenirken Gizli Nağme'de ise Türkiye'de egzotik melodi ve tatlar arayan bir yabancının Aygaz jingle'ını gizli bir nağme sanması esprili bir dille anlatılmış. Batılı kültür dairesinde bir Doğulu'nun yanı sıra Doğu'da Batılı figürleri de Özgüven'in hikâyelerinin çoğunda kimi zaman Hüseyin ismiyle kimi zaman Klaus ismiyle bizleri karşılar. Kimi karakterler kendilerine yabancı kültürlerin içinde sırıtırken kimileri ise bu kültürlere oldukça iyi uyum sağlıyor.

Bahçedeki Canavar'da İngiltere'de bir edebiyat konferansına katılan Zehra'nın belagat ustası George Stonewall'ı bilgisiyle şaşırtması ve söyledikleri karşısında sessiz bırakışından bahsediliyor. Hayalet Şehir'de ise müspet ilimlere inanan İngiltere'deki üniversiteye tezini sunarak master programına kabul edilmek istenen Kemal konu ediniliyor. Kemal, tarihteki isimleri hayal edebileceği iddiasındayken cevap Borges'in hikâyelerinden birinin başındaki esrarengiz epigraftan gelir: "[...] Ya o seni hayal etmekten vazgeçmişse..." Kemal'i üniversiteye kabul edecek jüri üyelerinden birisi ise, "Ortaçağlı Doğulu İçin Avrupa cahil kafirlerle dolu geri kalmış bir memleketti. Bunda bir zamanlar doğruluk payı olmuş olabilirdi; oysa ortaçağın son yıllarına gelindiğinde bu fikir artık geri döndürülmez biçimde tersine dönmüştü" düşüncesini savunarak Kemal'in üniversiteye kabulünü reddeder. Karakterlerden Zehra, Batılı entelektüelleri büyülerken Kemal onun kadar şanslı olamıyor. Yazar, bir dili iyi bilmenin iletişimdeki özellikle konuşmadaki üstünlüğü sağlayabilmeye işaret olup olamayacağını da tartışıyor. Bir kaset broşürü içindeki yazım yanlışını ise aşina olunmayan bir dünyanın kelime dağarcığını bilmemekle açıklıyor. Netice itibarıyla ona göre dil de kültür de üstünkörü çalışmayla tam anlamıyla vakıf olunabilmeye müsait değildir. Kimi durumlarda da yetiştirilme adeti, yaşam stili bir takım detayların fark edilmesine ön ayak oluyor. Ailede Avrupa'da Hadiye Teyze'nin görmüş geçirmişliğiyle Avrupa'yı küçük yaşlardan beri tanıması anlatılıyor. Hikâyeye göre birçok kişinin henüz yakaladıklarının Hadiye Teyze zaten farkındadır. Birçoğu bakarken, o görmektedir.

Birbirinden farklı olduğu kadar benzer temaları da barındıran bu on üç hikâyede genel olarak şehir insanının yaşadıkları anlatılmaktadır. Rönesans ve Sanayi İnkılâbını yaşamamış bir Türkiye'nin hazımsızlıklarını, Batılı yaşam tarzına öykünmelerinin hikâyesini Özgüven'in nostaljik üslubundan okumak isteyenler için Hiç Niyetim Yoktu bir çırpıda keyifle okunabilecek bir kitap.

 
 

Kişisel Veri Politikası
Aydınlatma Metni
Üye Aydınlatma Metni
Çerez Politikası


Metis Yayıncılık Ltd. İpek Sokak No.5, 34433 Beyoğlu, İstanbul. Tel:212 2454696 Fax:212 2454519 e-posta:bilgi@metiskitap.com
© metiskitap.com 2024. Her hakkı saklıdır.

Site Üretimi ModusNova









İnternet sitemizi kullanırken deneyiminizi iyileştirmek için çerezlerden faydalanmaktayız. Detaylar için çerez politikamızı inceleyebilirsiniz.
X