ISBN13 978-975-342-633-6
13x19,5 cm, 64 s.
Liste fiyatı: 124.00 TL
İndirimli fiyatı: 99.20 TL
İndirim oranı: %20
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et
AYIN ARMAĞANIAYIN ARMAĞANI
Diğer kampanyalar için
 
Rahimdeki Ot
Yayın Yönetmeni: Müge Gürsoy Sökmen
Kapak Resmi: Erol Akyavaş
Kapak Tasarımı: Emine Bora
Kitabın Baskıları:
1. Basım: Ekim 2007

Şair, yazar, müzik tarihçisi ve TV programcısı olarak tanıdığımız Orhan Kâhyaoğlu'nun yeni şiir kitabı. On bir episodtan oluşuyor.

Nuh kim? Azize kim? — iki kişinin bir olmasıyla kâinattaki herşeyin zaten çoktan değiştiği doğru. Çok küçük bir değişikliğin, dünyanın en küçük zerrelerini bile etkilediği de doğru. Öyleyse?

Rahimdeki Ot, şu dizelerle açılıyor:

kuşun gagası, aşk için sivrilen. ağlayan azize

kurutuyor yüzündeki beni. kalan uzun izin

ucu yüreğe bağlı. doğal ikon, arzuyla

var olan kemer. bu putun gözleri emel,

sırtı tarikat. ibadeti duasıyla terk eden eser.

sıra aşktan sırrı çözmekte! asırlar önce

oluşan beden, gece. nuh'un gemisi

ulaşmadı rakıma. su oldu çünkü rakım.

nuh katamadı gemisini ruhuna,

bir boşlukta kalakaldı, ah etti aşka.

ELEŞTİRİLER GÖRÜŞLER

Yücel Kayıran, “Yeni bir şiir dili”, Radikal Kitap Eki, 2 Kasım 2007

Türk şiiri ortamında, yenilikten, yeni bir şiirden söz etmek için, Batı'yı referans edinme dönemi bitti. Henüz on beş yıl öncesine kadar, Batılı bir şiirin Türkçede yazılması poetik bir erdem olarak görülüyordu. Mallarmè'den söz etmeden konuşamamak, tek yenilik görgüsü olarak anlaşılırdı. Sözünü ettiğim, kuşkusuz, doğu-batı karşıtlığı değil. Yenilik denilen şeyin, şimdiye kadar, yaygın olarak batı şiiri zinciri içinde algılanıp keşfedilir olmuş olmasıdır. Bizim kuşakla bu değişti. Yenilik, artık Cumhuriyet dönemi Türk şiiri zinciri içinde yeni olanın keşfi anlamına geliyor. Bu, batıda olanın 'keşfi' değil, hiçbir yerde olmayanın keşfidir. Orhan Kâhyaoğlu bu bakımdan 90'lı yılların en önemli şairlerindendir. Kâhyaoğlu, Türk şiiri zinciri içinde, daha önce mevcut olmayan yepyeni ve tekil bir şiir dili yarattı. Rahimdeki Ot, bu dilin olgun örneği.

Orhan Kâhyaoğlu, ilk şiir kitabı Hoyrat Bir Ruhun Eksilme Tabloları 1993 yılında yayımladı. İkinci kitabı Aşk ve Harf 2000'de yayımlandı. Rahimdeki Ot ise, şimdi, 2007'de... Belirtmek gerekir ki, sözünü ettiğim bu yenilik, rastlantısal değil; bu yeniliğin temelinde altı doldurulmuş bir şair kimliği söz konusudur. Orhan Kâhyaoğlu, sadece kendi şiirini yazan ve sadece kendi şiiriyle ilgilenen 'tüketici' bir şair değil. Gerek Türk şiir ortamının gelişimine gerekse Türk şiir kültürünün üretimine katkıları olan bir şair...

Devamını görmek için bkz.

Ali Tuhfe, “Klişelerle şiir yazmak”, Kitap Zamanı, 26 Ekim 2007

Çağdaş şiir, “yeni” ya da “avangarde” adı altında giderek bir “kitch”e dönüşüyor. Klasik şiirimizin çözülüşünden sonra üretilen sağlam çözüm önerilerinin pek az şair tarafından dikkate alınması nedeniyle başladı bu süreç.

Avangarde adı altında Batı şiirinde çoktan bitmiş tükenmiş akımlar Türkiye’de bir yenilik icat ediyormuş gibi üretiliyor. Batı’dan gelen her şeyin iyi ve doğru olduğunu, klasik şiirimize yaslanan bir modernliğin “eski” anlamına geldiğini savunan önermeler gibi zayıf bir düşünce bu. Kuşkusuz, bilinçli ya da bilinçsiz, klasik kültüre ve şiire bir merak da var. Bunun farklı nedenleri sayılabilir elbette. Bir romancımızın söylediklerini tersinden okursak durumu kavramış oluruz diye düşünüyorum. Bu romancımız klasik kültürden kopuşu bir depreme benzetmişti: “Depremden sonra kimi insanlar enkaz altında kalan var mı diye bakar, seslenir ve eğer bulursa tutup kolundan çıkarır. Bizim klasik kültürle ilişkimiz de böyle olmalıdır o zaman. Yaşayan bir şey bulursak eski kültür içinden, bulup çıkarmalıyız onu.” Bu mantık ilk bakışta makul görünüyor; ama deprem metaforunu tekrar ederek şunları da söyleyebiliriz: Enkaz kaldırılırken yağmacılar da iş başındadırlar; dolayısıyla klasik kültürü kurtarma ile yağma arasındaki farkın iyi çizilmesi gerekir.

Yağmacılıktan kastım, klasik şiire ve kültüre olan merakın bilgiyle donanmadan kulaktan dolma bilgilerle ya da el yordamıyla yapılması. Bu d...

Devamını görmek için bkz.

Mahir Bora Kayıhan, “Notalı şiirlerin şairi”, Olay Çekirge Gazetesi, 26 Şubat 08

Orhan Kâhyaoğlu’nu edebiyatla ilgilenenlerden çok, müzikle ilgilenenler tanır. Yazarın yapımında bulunduğu, sunumunu üstlendiği müzik programlarının yanı sıra imza attığı birçok müzik kitabı, Kâhyaoğlu’nun yolunu müzikle yakından ilgilenenlerle çok öncelerde buluşturmuştu. Ardından gelen edebiyatçı kimliği, sevenlerini çoğaltmıştı.

Müzik programcısı ve müzik yazarı unvanlarını da taşıyan şairin yeni şiir kitabı Rahimdeki Ot, şiirin melodik yanıyla, insani gizlerin birleşip, bilinen ve bilinmeyenle yaşadığı çarpışmanın deşifresi tadında.

On bir bölümden oluşan şiir kitabı, şiirin belirli kalıpların dışında daha özgür bir kelimeler zinciri kurup, daha özgün bir boyuta geçtiğinin iyi bir örneği. Şiire özgür yaklaşımda dikkat edilecek en önemli ayrıntı, şiir tadını korumak, korumanın dışında, Rahimdeki Ot’ta olduğu gibi, şiir tadını damak yakıcı bir lezzetle sunduktan sonra, edebiyatta sınırlar çizmenin, kurallar koymanın hiçbir anlamı kalmıyor!

 
 

Kişisel Veri Politikası
Aydınlatma Metni
Üye Aydınlatma Metni
Çerez Politikası


Metis Yayıncılık Ltd. İpek Sokak No.5, 34433 Beyoğlu, İstanbul. Tel:212 2454696 Fax:212 2454519 e-posta:bilgi@metiskitap.com
© metiskitap.com 2025. Her hakkı saklıdır.

Site Üretimi ModusNova









İnternet sitemizi kullanırken deneyiminizi iyileştirmek için çerezlerden faydalanmaktayız. Detaylar için çerez politikamızı inceleyebilirsiniz.
X