| ISBN13 978-605-316-249-0 | 13x19,5 cm, 408 s. |
Liste fiyatı: 330.00 TL İndirimli fiyatı: 264.00 TL İndirim oranı: %20 {"value":330.0,"currency":"TRY","items":[{"item_id":"11519","item_name":"Freud’un Teorisinde ve Psikanalizin Tekniğinde Ben","discount":66.00,"price":330.00,"quantity":1}]} |
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et Diğer kampanyalar için | |
|
| | Freud’un Teorisinde ve Psikanalizin Tekniğinde Ben Seminer 2. Kitap, 1954-1955 Özgün adı: Livre II, Le moi dans la théorie de Freud et dans la technique de la psychanalyse, 1954-1955 Çeviri: Savaş Kılıç Yayıma Hazırlayan: Müge Gürsoy Sökmen Dizi Kapak Tasarımı: Yetkin Başarır |
Kitabın Baskıları: | 1. Basım: Şubat 2022 |
Jacques Lacan bu seminerinde Sigmund Freud’un yorumlanmasına odaklanıyor yine: Özellikle Freud’un en önemli metinlerinden saydığı Haz İlkesinin Ötesinde’nin yanı sıra psikanaliz tarihinde bir dönüm noktası oluşturan “Irma’ya İğne Yapılması Rüyası”ndan yola çıkarak, bir yandan Freud’un geleneksel ben tasavvurundan nasıl koptuğunu gösteriyor, bir yandan da Freud’dan sonra bu tasavvurdan uzaklaşılmasını örnekleriyle eleştiriyor. Edgar A. Poe’nun ünlü öyküsü “Çalınmış Mektup”tan ve dönemin öncü bilimi sibernetikten yola çıkarak da simgesel düzeni ve öznelerarasılığı tartışıyor. Claude Lévi-Strauss, Alexandre Koyré, Maurice Merleau-Ponty ve Jean Hyppolite gibi düşünürlerin gerek konferansları gerekse eserleriyle girilen diyalog semineri daha bir zenginleştiriyor. Freud’un Teorisinde ve Psikanalizin Tekniğinde Ben, psikanalizin yanı sıra felsefe ve beşeri bilimlere ilgi duyan okurların yararlanacağını umduğumuz bir kitap. | İÇİNDEKİLER |
Giriş
I Psikoloji ve Metapsikoloji II Bilgi, Hakikat, Kanaat
Haz İlkesinin Ötesinde, Yineleme III Haz İlkesinin Ötesinde, Yineleme IV Bilinç Fenomeninin Materyalist Bir Tanımı V Homeostaz ve Israr VI Freud, Hegel ve Makine VII Çevrim
Freud’un Ruhsal Aygı Şemaları VIII Entwurf’a Giriş IX Yazı Oyunu X Entwurf’tan Traumdeutung’a XI Sansür Direnç Değildir XII Gerilemenin Sıkıntıları XIII Irma’ya İğne Yapılması Rüyası XIV Irma’ya İğne Yapılması Rüyası (Sonu)
İmgeselin Ötesinde Simgesel ya da Küçük Ötekinden Büyük Ötekine XV Tek mi Çift mi? Öznelerarasılığın Ötesinde XVI Çalınmış Mektup XVII Öğretene Sorular XVIII Arzu, Hayat ve Ölüm XIX Büyük Ötekinin Devreye Girmesi XX Nesnelleştirilmiş Analiz XXI Sosie
Final XXII Söz Nerede? Dil Nerede? XXIII Psikanaliz ve Sibernetik ya da Dilin Doğasına Dair XXIV A, m, a, S
| OKUMA PARÇASI |
Psikoloji ve Metapsikoloji, s. 9-11 Merhaba sevgili dostlar, yeniden bir aradayız. Ben’in mahiyetini tanımlamak bizi çok öteye götürecek. Biz de işte bu çok öte’den yola çıkıp merkeze geri geleceğiz – bu da bizi çok öte’ye geri götürecek. Bu yılki konumuz Freud’un Teorisinde ve Psikanaliz Tekniğinde Ben. Ama ben (moi, ich, ego), sadece bu teoride ve teknikte bir anlama sahip değildir, sorunu karmaşıklaştıran da budur. Ben mefhumu yüzyıllar içinde filozof denenlerin –ki burada onlardan söz etmekle itibarımızı lekelemekten çekinmiyoruz– yanı sıra, ortak bilinç tarafından işlenip inceltilmiştir. Kısacası, analiz-öncesi (yönümüzü bulabilmek için böyle diyelim aramızda) bir ben tasavvuru vardır, bu tasavvur da Freud’un teorisinin bu işlevle ilgili olarak getirdiği kökten yeni olan üzerinde belli bir çekim uygular. Freudcu ben mefhumu, Kopernikçi Devrim ifadesinin kullanılmasını hak edecek kadar altüst edici... Devamını görmek için bkz. | |
| ELEŞTİRİLER GÖRÜŞLER |
Ata Devrim, "Lacan’ın 'ben' analizi", gazeteduvar.com.tr, 18 Mart 2022 Freud’un Teorisinde ve Psikanalizin Tekniğinde Ben başlıklı kitabı oluşturan Lacan, 1954-1955 yıllarında verilen seminerlerde – Jean Hyppolite gibi ünlü isimlerle de diyaloğa girerek – dinleyicilerine “ben” mefhumunun merkezi niteliğine kuşku ile bakmaya davet eder. Analitik ortamın Lacan ve diğer psikanalistlere sunmuş olduğu şey kesinlikle bütünleşmiş bir yapı değildir. Her zaman bir kaçış, direnç ve örtüleme ile sürüp giden döngüsel bir devinim söz konusudur. Yıllar içerisinde Lacan’ın söylevlerine üslup olarak yerleşen de benzer bir devinimdir. Başlıca amaç, dinleyici ile psikanalist arasında empatik bir bağ oluşturmaktır. Analize konu olan özneler hiçbir biçimde net bir aynalama ortaya koymamaktadır. Genellikle analiste teslim edilen parçalanmış bir aynadır. Lacan da çok önemli ayrıntıları dinleyicilerine kimi zaman karmaşık uslamlamalar yoluyla sunar. Kuşkusuz, ince ve parlak ç... Devamını görmek için bkz. | |
|