| ISBN13 978-975-342-852-1 | 13x19,5 cm, 344 s. |
Liste fiyatı: 274.00 TL İndirimli fiyatı: 219.20 TL İndirim oranı: %20 {"value":274.0,"currency":"TRY","items":[{"item_id":"1032","item_name":"Filmozofi","discount":54.80,"price":274.00,"quantity":1}]} |
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et Diğer kampanyalar için | |
|
| | Filmozofi Sinemayı Yepyeni Bir Tarzda Anlamak İçin Manifesto Özgün adı: Filmosophy A Manifesto for a Radically New Way of Understanding Cinema Çeviri: Cem Soydemir Yayıma Hazırlayan: Savaş Kılıç Kapak Tasarımı: Semih Sökmen |
Kitabın Baskıları: | 1. Basım: Ocak 2013 | 2. Basım: Aralık 2022 |
Sinemayı başlı başına felsefi bir alan, bir düşünme çabası olarak gören yazar ve sinemacı Daniel Frampton, getirdiği yeni yönteme "filmozofi" adını veriyor ve şimdiden derslere, tartışmalara konu olan bu yöntemi şöyle tanımlıyor: "Filmozofi, filmi bir tür düşünme olarak ele alır, film-varlığa ve film biçimine dair bir teori geliştirir. Filmozofinin film-varlıkla ilgili temel kavramı, deneyimlediğimiz görüntü ve seslerin kuramsal yaratıcısı olan 'film-zihin'dir. Filmozofinin önerdiği film biçimi kuramı da 'film-düşünme'dir ve bir biçimin eyleminin film-zihnin dramatik düşünmesi olarak görülmesini mümkün kılar. Dolayısıyla filmozofi, bir anlamda, hem anlatının berisinde kalanlarla ilgili 'gösterim' kuramlarının hem de sahneleme estetiği kuramlarının bir uzantısı ve tamamlayıcısı olarak da görülebilir. Filmozofi, film biçimini düşünülmüş bir şey olarak, filmin dramatik kararı olarak görmemizin, filmin anlatabilme ve etkileyebilme yollarını anlamamıza yardımcı olacağını ileri sürer." | İÇİNDEKİLER |
Teşekkür
Giriş
Birinci Kısım
Bir | Film-zihinler
İki | Film-varlıklar
Üç | Film fenomenolojisi
Dört | Filmin yeni zihinleri
İkinci Kısım
Beş | Film-zihin
Altı | Film-anlatı
Yedi | Film-düşünme
Sekiz | Seyirci
Dokuz | Film yazısı
On | Filmozofi
Sonuç
Kaynakça
Dizin
| OKUMA PARÇASI |
Giriş bölümünden, s. 20-23. Filmozofi, filmi bir tür düşünme olarak ele alır, film-varlığa ve film biçimine dair bir kuram geliştirir. Filmozofinin film-varlıkla ilgili temel kavramı, deneyimlediğimiz imaj ve seslerin kuramsal yaratıcısı olan "film-zihin"dir. Filmozofinin önerdiği film biçimi kuramı da "film-düşünme"dir ve bir biçimin eyleminin film-zihnin dramatik düşünmesi olarak görülmesini mümkün kılar. Dolayısıyla filmozofi, bir anlamda, hem anlatının berisinde kalanlarla ilgili "gösterim" kuramlarının hem de sahneleme estetiği kuramlarının bir uzantısı ve tamamlayıcısı olarak da görülebilir. Filmozofi, film biçimini düşünülmüş bir şey olarak, filmin dramatik kararı olarak görmemizin, filmin anlatabilme ve etkileyebilme yollarını anlamamıza yardımcı olacağını ileri sürer. Çağdaş filmin filmozofi fikrini tetikleyen iki boyutu vardır: Birincisi hem güvenilir-olmayan anlatıcının hem de öznel-olmayan "bakış açısına" dayalı çekimin giderek yaygınlaşmasıdır, ikincisi d... Devamını görmek için bkz. | |
| ELEŞTİRİLER GÖRÜŞLER |
Yekta Kopan, "Filmozof Olmak", filucusu.blogspot.com 15 Şubat 2013 Son sözü başta söyleyelim; sinemanın paylaşımı ve sinemayı izleme pratiği açısından yeniden konuşulma, tartışılma zamanı gelmedi mi? Yeni teknolojilerin, giderek akıllı telefonların avuç içi kadar ekran alanına hapsetmeye başladığı sinema üretiminde, izleyicinin dinamiklerini yeniden tanımlamak gerekmiyor mu? Filmin kendisinin yeterli olmadığı, ekstralarla daha 'geveze' bir sanatsal ürüne gereksinim duyulduğu zamanların 'sinemayı anlama' dinamikleri nasıl belirlenecek? Cem Soydemir çevirisiyle raflarda yerini alan Daniel Frampton imzalı Filmozofi, Sinemayı Yepyeni Bir Tarzda Anlamak İçin Manifesto zaman zaman bütün bu soruların çevresinde dolaşırken, omurgasını filmin tüketim biçimiyle değil üretim biçimiyle ilişkilendirerek oluşturuyor. Gerçekliğin değişimi Frampton kitabına Maksim Gorki’nin, Lumiere Sinematograf’ının bir gösterimi sonrası yazd... Devamını görmek için bkz. | |
Halil Türkden, “Beyaz Tavşan’ın peşinde”, Radikal Kitap Eki, 22 Şubat 2013 Bilgisayarımın ya da harici arşivimin belli gün ve haftalarda tekrar tekrar izlenen filmleri bellidir. Bunlardan biri olan “Matrix Üçlemesi” izlenmiş ve anlaşılmıştır. Ama Baudrillard’ın evcil beyaz tavşanının nereye gideceğini çok çok iyi bilsem de, o üçleme yılda birkaç defa izlenir. Bulmaca çoktan çözülmesine rağmen artık o labirentin çıkış yolu merak edilmemektedir. Kıvrımlara, dönemeçlere, imajlara ve hatta çıkmaz sokaklara bile ilgi duyulur. Filmozofi, işte burada yükselmeye başlar. Metis Yayınları’nın akademiye katkılarının devamı olarak gördüğüm çevirilerinden biri olan ve Daniel Frampton kaleminden çıkan Filmozofi, film çalışmaları üzerine önemli ve yeni şeyler öne süren bir kitap. Filmozofi, sadece film çalışmalarıyla kalmayan, sinema felsefesi ve sinema sosyolojisi gibi söylemlerle diğer alanlardan akademisyenlerin de dikkatini çekmeyi hakeden bir kaynak. ... Devamını görmek için bkz. | |
Emine Uçar İlbuğa, "Kendi Dünyasını Yaratan Sanat", Birgün Kitap Eki, 7 Kasım 2014 Sinema izleme deneyim ve pratiklerinin giderek değişime uğramakta olduğu günümüzde, Frampton kitabında “sinema ile gerçeklik arasındaki kavramsal bağı” sorgulamayı dener ve “sinemanın istediği her sahne ve nesneyi bilinçli olarak öne çıkarabilme özgürlüğü ile aslında kendi dünyasını yarattığını” belirtir. Bu haliyle film kuramlarındaki en temel tartışmalardan biri olan “film gerçekliğin bir kopyası mıdır ya da sinema yeni bir gerçeklik midir?” tartışmasına yeniden dönülür. Frampton’a göre, bu sorunun yanıtı açıktır: Film kendi gerçekliğini yaratır ve bu yeni gerçeklik bazen bizim gerçekliğimizle benzerlik taşısa da aslında öznellik ve nesnelliğe dair kendi biçimsel sorunlarını yaratır. Film ve gerçeklik Dolayısıyla film bir dünya ile etkileşimi canlandırarak anlatır ve bizlerin dünyayla etkileşimimizi kavramamız bakımından bizim için bir ayna rolü üs... Devamını görmek için bkz. | |
|