| ISBN13 978-975-342-073-0 | 13x19,5 cm, 208 s. |
Liste fiyatı: 182.00 TL İndirimli fiyatı: 145.60 TL İndirim oranı: %20 {"value":182.0,"currency":"TRY","items":[{"item_id":"482","item_name":"Ahdım Var","discount":36.40,"price":182.00,"quantity":1}]} |
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et Diğer kampanyalar için | |
|
| | Ahdım Var Yayıma Hazırlayan: İ. Kaya Şahin Yayın Yönetmeni: Müge Gürsoy Sökmen Kapak Resmi: Deniz Bilgin |
Kitabın Baskıları: | 1. Basım: Mart 1995 | 3. Basım: Eylül 2023 |
"Henüz bir masal olan şu zaman, sana göstermeden bir yere gizlenmiş olabilir. Ya git, ya da kal. Mesafeyi dondurmuş, boğazını kurutmuş, dilini koparmış, başını döndürmüş olabilir. Git, ya da kal. Karşındaki karanlık, yüzüne çığlık çığlıa çarpıp duruyor olabilir. Git... Kal... Sadece parmaklarının yardımıyla konuşabilen şu dudaklardan sızan sayıklama, seni yaralıyor, yok sayıyor, yıldırıyor, başucunda bekliyor, yüzüne üflüyor, seni iyileştiriyor da olabilir. Gitme, kal. Hep zaman yok, kalmadı denecek. Hadi gitme. Kal. Ya da git! Dön geri. Bu yer, tutsak bir kimsenin ilk bedeni. Çoktan ayartıldı. Bu yer tek ayartılmanın, sevmenin sürekliliği... Ya git, ya da kal... Dön geri." | İÇİNDEKİLER |
Mesed Panter'le Pembe Alıştırmaları Ha-Ah-Bakıh-Zukrum Azzuro Vecchio Bahar Sofrasından Kalkan Adam "İlhan Ekler" Masal Öfke Evlat, Evveliyat! Zalim Bey'in Ucuz Zürriyeti Başlangıç Tıpkı Hayal Ettiğim Gibi En Güzel Pazar Günü | OKUMA PARÇASI |
"Panter'le Pembe Alıştırmaları", s. 16-25 Vazgeçemediğimiz eşyalar vardır. Atamadığımız, bir başkasına vermeye kıyamadığımız sıradan şeyler... Kulbu kırık fincanlar, güve yeniği kazaklar, kadri bilinmemiş üvey gömlekler, elden ele gezmiş çirkin hediyeler, kırılır diye hiç kullanılmamış sırça bardaklar, cam kâseler, gizli suçlar, tuhaf renkler... İsmail Bey'in pembe bir yastığı vardı. Böyle özel eşyaların, herkesin kendine göre kurduğu, yorumladığı hikâyeleri olur. Mesela, bazı dostları, pembe yastıkta, İsmail Bey'in öbür yüzünü, nedense göstermediği ya da gösteremediği güler yüzünü görürlerdi. Bazılarına göre bu yastık, İsmail Bey'in hayatta heves edip de yapamadıklarının bir simgesiydi. Kimi, yastığın, İsmail Bey'de gizli kalmış bir mizah duygusunu ele verdiğini ileri sürerdi. Başka şeyler düşünenler de vardı. Hepsi de haklıydı herhalde. Çünkü nefti ve gri tonlarının ağır bastığı oturma odasındaki bu pembe yastık, bütün şüpheleri üstüne çeken bir leke, İsmail Bey h... Devamını görmek için bkz. | |
| ELEŞTİRİLER GÖRÜŞLER |
Olcay A. Kara, "Tanıtım Yazarından Eleştirmene Tiyo’lar", Cumhuriyet Kitap Eki, 6 Mayıs 2004 Sevgili Eleştirmen! Sizleri bu tanıtım yazımda biraz gerilere, Yazı’nın ‘kâğıda dökülür sözcükler’ değil de, onların ‘sıralanışı’ olduğunu söyleyen bir kitaba götüreceğim. Öyle bir kitap ki, 10 yıl geçtikten sonra, ‘arkakapak’ın tam bir ‘önkapak’a dönüştüğü görülür... Bu kitap, 10 yıl sonra o kapaktaki siyah-beyaz fotoğrafından okunmaya başlanır. (“Gerçek başlangıç aslında ‘çoktan başlamış olanlar’ın sonuçlarında yatar.”) * Biz o fotoğraftayızdır hâlâ!.. ‘Söz’ de bize bakıp gülümser, ama biraz sonra sayfaları tel tel açarken görülür, ki, aslında o koca elli yazar avuçladığı kedinin şaşkın bakışlarıyla bizden çok çok uzaklara sıvışıp gider. Sana yazmaya başlamak bile sana kıymak aslında... Anlamların mührünü böylesine arlanarak kurcalamak, 10 yılda bir, biz tanıtım yazarlarına düşer. Çok afedersiniz, “Henüz masal olan şu zaman,”diye ısrarla arkakap... Devamını görmek için bkz. | |
Ozan Özkan, "Boşluğu Konuşturmak”, kazankultur.com, 13 Haziran 2022 Ahdım Var, Hür Yumer’in tek öykü kitabı. Ölümünden bir yıl sonra, 1995 yılında bir araya getirilen öykülerden oluşuyor. Bir başka anlamda, ondan okura kalan tek şey. İşte bu yazıda Hür’ü ve eşsiz Ahdım Var’ı dilim döndüğünce anlatmaya çalışacağım. Ondan bize kalan tek kitabı Ahdım Var’ı zar zor bulduğum bir iki gazete haberini ve az ama hacimli dizelerini bir araya getirmek istedim. Bir okur olarak, Hür’ün kısa yaşamının ardından payıma düşen, etkisi uçsuz cümlelerin peşine düşmek istedim. Tam yerine rast gelmeyeceğini, nafile bir çaba olduğunu bile bile. Hür’le tanışmam yıllar öncesine dayanıyor. Tam tarihi kestirmem mümkün değil. Türkçe müziğin dehlizlerine daldığım bir dönemdi diye hatırlıyorum. Gün boyu hem evde bulduğum kasetlerin, hem de harçlıklarımla aldığım cd’lerin kartonetlerini inceliyordum. Hümeyra’nın 1997 çıkışlı ve ne yazık ki son albümü o... Devamını görmek için bkz. | |
|