| ISBN13 978-975-342-635-0 | 13x19,5 cm, 336 s. |
Liste fiyatı: 268.00 TL İndirimli fiyatı: 214.40 TL İndirim oranı: %20 {"value":268.0,"currency":"TRY","items":[{"item_id":"391","item_name":"İran: Ketlenmiş Halk","discount":53.60,"price":268.00,"quantity":1}]} |
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et Diğer kampanyalar için | |
|
| | İran: Ketlenmiş Halk Özgün adı: Iran, A People Interrupted Çeviri: Emine Ayhan Yayıma Hazırlayan: Bülent Doğan Kapak Fotoğrafı: Farzaneh Khademian Kapak Tasarımı: Emine Bora |
Kitabın Baskıları: | 1. Basım: Mayıs 2008 | 2. Basım: Mayıs 2021 |
ABD'nin şer eksenine dahil ettiği, nükleer silah geliştirme suçlamasıyla savaş tehditleri savurduğu İran, ABD yanlısı şah rejiminin yıkıldığı 1979'dan beri ilk kez dünyanın gündemini böylesine işgal ediyor. İran hakkında ne biliyoruz? Bernard Lewis gibi Şarkiyatçıların ve onların Azer Nefisi ya da Kenneth Pollack gibi takipçilerinin çarpıtmaları, Fukuyama ve Huntington gibi yeni-muhafazakâr araştırmacıların saptırmaları karşısında nasıl bir duruş belirlemeliyiz? Şu bir gerçek ki, ABD'nin karalama çabasına, savaş çığırtkanlığına, ülkemizdeki medyayı da saran propagandasına karşı komşumuz İran'ı bugün artık gerçekten tanımak zorundayız. Dünyaca ünlü araştırmacı ve akademisyen Hamid Dabashi İran üzerine incelemesinde bizi "gelenek/modernlik" karşıtlığının dışına çıkartarak, "sömürgecilik karşıtı modernlik" terimi çerçevesinde alternatif bir tarih anlatısı sunuyor. Önemli olayların, kültürel eğilimlerin ve siyasi gelişmelerin benzersiz bir analizini yapan Dabashi, incelemesini reform hareketinin çöküşü ve Mahmud Ahmedinejad'ın cumhurbaşkanlığına seçilmesine kadar getiriyor. Emperyalizmle uzun bir mücadele tarihi olan İran, yalnızca bize benzerliği ve yakınlığı açısından değil, şiir, roman, sinema ve diğer sanatlarda dünyaya kazandırdığı önemli sanatçılar ve eserler açısından da okurların ilgisini hak ediyor. | İÇİNDEKİLER |
Teşekkürler Giriş 1 Sınırları Olmayan Uluslar Üstüne 2 Sömürgeci Modernliğin Şafağı 3 Meşrutiyet Devrimi 4 Pehleviler 5 İslam Devrimi 6 Yeniden Yapılanma ve Reform 7 İslami İdeolojinin Sonu Sonsöz Notlar Adlar Dizini | OKUMA PARÇASI |
Giriş, s. 15-26 Güney İran’ın petrol zengini Kuzistan eyaletinin başkenti Ahvaz' ın birkaç mil güneyinde, yani benim doğup büyüdüğüm yerde Karun Nehri sükûnetle aşağılara doğru akıp gitmeden evvel hafifçe batıya kıvrılır, yaklaşan akşamın ışığında parlak bir çikolata rengine döner, kıyılarında kendiliğinden yetişmiş bereketli palmiye korularını cömertçe besledikten sonra Basra Körfezi'ne dökülmek üzere ağır ağır yol alır; oradan da sanki hiç var olmamış gibi Umman Denizi'ne karışıp Hint Okyanusu'nda noktalar yolculuğunu. Son Pehlevi şahının, ülkenin dört bir yanında –çocukluk arkadaşlarımla hep bu nehrin kıyılarında gezdiğimiz 50'li yılların ortasında her yönüyle bir yenilik olan– buzdolabı gibi aletlerde kullanılan elektriği üretmek üzere inşa ettirdiği heybetli barajı aşan Karun, devasa türbinlerin mekanik sarsıntısından çektiği çileyi zarafetle taşır. Tesadüfen karşılaştığınız başıboş bir köpek, birkaç ürkek tavuk, belki de burnu havada ama hiçbir işe yaramayan ... Devamını görmek için bkz. | |
| ELEŞTİRİLER GÖRÜŞLER |
Ayşe Çavdar, “Ateşi içinde bir tarih”, Post Express, Ekim 2008 Üniversiteye, bilime özgürlük her durumda bilginin önündeki engellerin kaldırılması ve düşüncenin serbest dolaşımı anlamına gelmeyebilir. Bunun en tipik delillerinden birinin ABD'deki Orta Doğu çalışmaları seksiyonları olduğu da rahatlıkla söylenebilir. Türkiye'nin “modernleşme” tarihini binbir övgüyle kaleme aldığı için özellikle Türkiye'nin Kemalist ve modernleştirici elitlerince pek bir sevilen Bernard Lewis'in temel yönlendiricilerinden olduğu bu enstitülerin, yüksek lisans ve doktora programlarının kendi dillerini ABD'nin stratejik çıkarlarına tercüme etmek üzere eğitilen “native informant”lar yetiştirdiği artık daha yüksek sesle ve cesaretle söylenebiliyor. Çünkü, oğul Bush'un başlatıp bir türlü bitiremediği Irak Savaşı'nın (ve benzerlerinin) yarattığı dehşet, sosyal bilimlere ve yöntemlerine olan güveni iyiden iyiye yıkmış durumda. Artık biliyoruz ki Irak'ta kitle imha silahları olmadığı gibi, Taliban... Devamını görmek için bkz. | |
|