ISBN13 978-975-342-558-2
13x19,5 cm, 344 s.
Yazar Hakkında
İçindekiler
Okuma Parçası
Eleştiriler Görüşler
Liste fiyatı: 274.00 TL
İndirimli fiyatı: 219.20 TL
İndirim oranı: %20
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et
Asuman Suner diğer kitapları
Hong Kong - İstanbul, 2018
AYIN ARMAĞANIAYIN ARMAĞANI
Kolektif
Metis Ajanda 2025: Ailenizin Ajandası
1. Basım
Liste Fiyatı: 75.00 TL yerine armağan
Diğer kampanyalar için
 
Asuman Suner
Hayalet Ev
Yeni Türk Sinemasında Aidiyet, Kimlik ve Bellek
Yayıma Hazırlayan: Semih Sökmen
Görsel Tasarım: Semih Sökmen
Kitabın Baskıları:
1. Basım: Nisan 2006
3. Basım: Aralık 2020

Yeni Türk filmlerinin bize “hayalet evleri” anlattığını söylüyor Asuman Suner. Terk ettiğimiz, kimi zaman zorla boşalttırılmış, içinde hayaletlerin dolaştığı, tekinsiz, ürkütücü evler bunlar. Ama aynı zamanda bir türlü tam olarak geride bırakamadığımız, özlem duyduğumuz, karşısında çocuklaştığımız, döndüğümüzde eskisi gibi bulamadığımız, sürekli “hayalini kurduğumuz” evler...

İncelemenin merkezinde Türk sinemasının son dönemdeki belli başlı yapıtları, örneğin Masumiyet, Mayıs Sıkıntısı, Tabutta Rövaşata, Eşkıya, Vizontele gibi filmler ve bu verimi borçlu olduğumuz önde gelen yönetmenler var: Zeki Demirkubuz, Nuri Bilge Ceylan, Yılmaz Erdoğan, Yeşim Ustaoğlu ve diğerleri. Yeni Türk sineması Türkiye’de “aidiyet” meselesi etrafındaki gerilimleri gözleyebileceğimiz verimli bir kültürel zemin sunuyor. Hem bu gerilimlere tanıklık ederek, kamusal alanda söze dökülemeyen endişe ve fantazileri gösteren kültürel bir alan açıyor hem de eleştirel bir müdahale platformu oluşturuyor.

Kültürel inceleme konusu olarak ele aldığı bu yeni Türk sinemasının, artık “ulusal sinema” çerçevesi içine sığmadığını düşünen Suner’in, zihnimizi farklı görme biçimlerine kışkırtan, elimize yeni kuramsal araç gereçler veren kitabı yetkin bir akademik çalışma. Üstelik arkadaşınızdan film dinler gibi okuyabileceğiniz bir kitap. Yazarın henüz görmemiş olduğunuz filmler hakkında bile olsa, kolaylıkla takip edebilmenizi sağlayan canlı betimlemeleri ve başarılı anlatımı sayesinde mümkün oluyor bu.

İÇİNDEKİLER
Önsöz Yerine

Giriş
Yeni Türk Sinemasında Aidiyet
Günümüz Türkiyesi'nde Aidiyet, Kimlik ve Toplumsal Bellek
Yeni Türk Sineması: Çerçeveleme Sorunları
Kitabın Bölümleri

1 Çocukluk/Çocuksuluk
Nostalji Sineması
Çocukluğun "Mutluluk Mekânı" Olarak Taşra
Öyküsü Bugünde Geçen Nostalji Filmleri
Bitimsiz Çocukluk, Toplumsal Çocuksuluk
Metindeki Sızıntı

2 Oyun/Bozgun
Nuri Bilge Ceylan Filmleri
Taşra
Açık İmge
Oyun
Ev

3 Girdap/İroni
Zeki Demirkubuz Filmleri
Girdapsal Öyküler: Masumiyet ve Üçüncü Sayfa
Tekinsiz Evler, Klostrofobik Mekânlar
Kara Melodram
İrkiltici Sesler/Sessizlikler
İroni
Gerçekçilik

4 Açılım/Açmaz
Yeni İstanbul İmgesi
Türk Sinemasının İstanbul'u ya da "İstanbul Sineması"
Açık Alana Kapatılmışlık: Tabutta Rövaşata
Agorafobik Kent İstanbul
Temsil Etmeyen Özne, Kaygan Tür
İstanbul'a Yeniden Bakmak

5 Yolculuk/Yurtsuzluk
Yeni Politik Filmler
Bağımsız Ulusaşırı Sinema
Kayıp, Yol, Çıkmaz: Güneşe Yolculuk
"Bağımsız Ulusaşırı Sinema"yı Yeniden Düşünmek
Yeni Politik Filmler Kime Sesleniyor?

6 Vasfiye'nin Kız Kardeşleri
Yeni Türk Sinemasında
Kadın Sessizlikleri
Adı Vasfiye
Olmayan Kadın
Kadın Sessizlikleri
Taşrada Kadın Olmak

Sonsöz
Yeni Türk Sinemasının Hayalet Evleri
OKUMA PARÇASI

SONSÖZ, Yeni Türk Sinemasının Hayalet Evleri, sayfa 317-319.

Theodor Adorno, Minima Moralia'da, Nietzsche'nin "Ev sahibi olmamam iyi talihimin bir parçası bile sayılabilir" sözüne bir eklemede bulunur: "Kendi evimizi ev olarak görmemek, orada kendimizi 'evimizde' hissetmemek, ahlakın bir parçasıdır" (1998: 41). İkinci Dünya Savaşı'nın, toplama kamplarının, ağır bombardıman altında yıkılan Avrupa kentlerinin ardından, yeniden kurulan "modern dünya"ya bakarak yapmaktadır Adorno bu saptamayı. İçinde büyüdüğümüz geleneksel evlerin "çekilmezleştiği", orada yaşanan en küçük sığınma duygusuna bile "aile çıkarlarının küflü kokusunun karıştığı"; modern, işlevsel konutlarınsa içlerinde yaşayanlarla hiçbir bağlantısı olmayan yaşama kutuları olarak imal edildiği bu dönemde, Adorno'ya göre alışılmış anlamıyla barınak, ya da "ev" artık imkânsızdır. Aynı "modern dünya"ya Adorno'dan neredeyse yarım yüzyıl sonra bakan Etienne Balibar ise şöyle yazar: "Paradoks şudur: İnsanlar...

Devamını görmek için bkz.
ELEŞTİRİLER GÖRÜŞLER

Berke Göl, “Bu kitaplar izlenir...”, Radikal Kitap Eki, 28 Nisan 2006

Türkiye'de her yıl, önceki yıla göre daha fazla sinema kitabı yayımlanıyor. Bu kitapların hak ettikleri ilgiyi görüp görmedikleri, satılsalar bile okunup okunmadıkları, okunsalar bile yeterince anlaşılıp anlaşılmadıkları tartışılır, ama yine de sinema kitaplarındaki patlamanın, ortaya çıkan çeşitliliğin, gittikçe daha çok yayınevinin bu külliyata katkıda bulunmasının sinema yazınımız açısından olumlu bir gelişme olduğu su götürmez bir gerçek. Kitapların da yardımıyla sinema yavaş yavaş boş zamanları doldurmanın bir aracı olarak algılanmaktan çıkıp hayata ve dünyaya bakmanın bir yolu olarak –ülkemizde de– kabul görmeye başlıyor. Sinemayı izlemek tamam da, okumak da gerekiyor ve sinema kitapları da bu konuda başat öneme sahip.

Son yıllarda sinema kitaplığımızda önemli yer tutan ve sayıları giderek artan kitapların başında, yüksek lisans ve doktora tezlerinin kitaplaştırılmasıyla ya da belirli bir al...

Devamını görmek için bkz.

Berna Akkıyal, “Bir hayalet ev olarak Türk sineması”, Birgün Kitap Eki, 16 Mayıs 2006

Toplumsal değişimlerin ve farklılaşmanın yansıtılması için kültür ürünlerinin kullanıldığı disiplinlerarası çalışmaların sayısı son yıllarda ülkemizde de artıyor. Asuman Suner’in, Hayalet Ev: Yeni Türk Sinemasında Aidiyet, Kimlik ve Bellek başlıklı çalışması, Türkiye’nin son kırk yılında yaşanan değişimlerin sinemadaki yansımalarına göz atarken, özellikle 1990’ların ikinci yarısından itibaren yapılmış olan filmlere odaklanarak Yeni Türk sinemasının toplumun içsel dinamiklerindeki değişimi, yeni yaşam koşullarını, yeni insan görüntülerini nasıl yansıttığını ortaya koyuyor. Suner’e göre, “Yeni Türk filmleri, Türkiye’de son dönemde aidiyet meselesi etrafında yaşanan gerilimlere tanıklık ederken, kamusal söylem alanında söze dökülemeyen endişe ve fantezilerin yansıdığı bir kültürel alan açmaktadır önümüze” (16). Suner’in çalışmasının başlığı olan “hayalet ev” kavramı, Türk toplu...

Devamını görmek için bkz.
 
 

Kişisel Veri Politikası
Aydınlatma Metni
Üye Aydınlatma Metni
Çerez Politikası


Metis Yayıncılık Ltd. İpek Sokak No.5, 34433 Beyoğlu, İstanbul. Tel:212 2454696 Fax:212 2454519 e-posta:bilgi@metiskitap.com
© metiskitap.com 2024. Her hakkı saklıdır.

Site Üretimi ModusNova









İnternet sitemizi kullanırken deneyiminizi iyileştirmek için çerezlerden faydalanmaktayız. Detaylar için çerez politikamızı inceleyebilirsiniz.
X