ISBN13 978-975-342-892-7
13x19,5 cm, 128 s.
Yazar Hakkında
İçindekiler
Okuma Parçası
Eleştiriler Görüşler
Yazarın Metis Yayınları'ndaki
diğer kitapları
Dün Bugün Jacques Lacan, 2013
Kendi Çağından Bizim Çağımıza
Sigmund Freud
, 2016
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et
 

Halil Türkden, “Sert bir baba olarak Lacan”, Agos Kitap/Kirk, Ocak 2013

Metis Yayınları’nın Lacan’ın felsefesi ve psikanalizine dair yayımlayacağı bir dizi eserin ilki olan ve onu en iyi tanıyan isimlerden biri olan tarihçi Elisabeth Roudinesco’nun kaleme aldığı Her Şeye ve Herkese Karşı Lacan, Türkiye’deki okuyucularıyla buluştu. Lacan’a dair ‘doğru anlaşılması’ bazı güç noktaları çok doğru bir biçimde aktaran çevirmen, öğretim üyesi ve felsefeci Nami Başer’in kitaba olan katkısının önemini en başta belirtmek gerekir.

Roudinesco’nun katkısı

Lacan’ı tanımak isteyenler, fikirlerini yanlış anlayanlar, daha yakından tanımak isteyenler ya da yanlış kaynaklardan anlamaya çalışanlar için çok yerinde bir çalışma olduğunu söylemek gerekir. Zira, akademik yaşamı boyunca onu en iyi tanıyan isimlerden biri olan, felsefesi üzerine yoğun bir şekilde kafa yoran ve 1993 yılında yine Lacan üzerine kapsamlı bir biyografik inceleme kaleme alan Elisabeth Roudinesco, bu kitabında Lacan’ı anlatmak için daha sübjektif bir yol izlemiş. Bu yolu izlemesindeki en önemli gerekçeyi kendisinin de dile getirdiği gibi, Lacan’ın fikirlerini yanlış anlayıp onu putlaştıran veya yerin dibine sokanlara karşı sahiplenme ihtiyacı olarak görebiliriz.

Kitapta Lacan’ın yaşamı ve fikirlerinin anlaşılır ve net bir dille aktarılıyor. Elbette, Roudinesco’nun bu kitaba özgü olan öznelliğine referansla bu anlaşılır ve net bir biçimde yapılan aktarmaların arasına serpiştirilen kendi görüş ve analizlerini de gözden kaçırmamak gerekir.

Roudinesco’nun kim olduğuna değinmek gerekirse, muhalif kişiliğiyle 68 kuşağının bir parçası olmuş ve psikanalizin tarihi üzerine çok doyurucu çalışmalarda bulunmuştur. Lacan’ın kuruculuk ettiği Paris Freud Okulu’nda 12 yıl yer almış ve Lacan’ın aramızdan ayrıldığı 1981’de o da bu okuldan ayrılmıştır. Yazarın Michel Foucault, Tzvetan Todorov ve Michel de Certau gibi isimlerden de ders aldığını ve kitapta da Lacan’ın bu isimlerle olan ilişkisini tartışmaktan çekinmediğini belirtmek gerekir. Michel Foucault’nun Sartre ve Lacan’ı birbirlerine alternatif iki çağdaş olarak gördüğünün altını çizen Roudinesco, Deleuze ve Michel de Certau’nun derslerine girdiğinde Sartre ve Lacan ‘ın gerçekten de hiçbir zaman bir araya gelmemiş olsalar da sürekli kesiştiklerini hayranlıkla izlediğini belirtiyor. Bu noktada, Sartre ve Lacan’la olan ilişkisini de öğrenciliğine yakışır bir biçimde betimliyor: “Sartre bir ağabey, Lacan sert bir baba gibi davranmıştı”.

Yıllardır psikanalizin tarihini ve analizini çalışan Roudinesco, sadece tıp alanında değil; akademik ve edebi anlamda da Lacan’a karşı acımasızca yöneltilen eleştiri oklarına da karşı duruyor. Kitabın isminden başlayarak birçok noktada aşırı öznel bir tavırla Lacan’ın yanında duran yazar, kitabın bazı noktalarında da onu yücelten ve putlaştıranlara da uyarılarda bulunuyor.

Aile ve babalık kurumuna dair

Roudinesco, Lacan’ın çoğu görüşüne yaptığı paralel okumayı aile ve babalık kavramları hususunda da yapıyor. Lacan’ın aile ve babalık kurumuna ilişkin fikirlerini kendi aile deneyimlerinden yola çıkarak yine paralel bir şekilde okuyor. Lacan, geleneksel aile kurumunun ve baba imgesinin parçalanmasını, tarihçi Hobsbawm tarafından da ‘Kısa 20. Yüzyıl’ olarak nitelendirilen sürecin en başındaki Avrupa’daki faşizm dalgasının yükselişinin ve toplumun yaşadığı çıkmazın önemli bir nedeni olduğunu düşünse de; aile kurumundaki ‘baba’nın, Avrupa’daki Führer’e dönüşmeyeceğini ileri sürüyordu. Bu düşünceden yola çıkarak, burjuva aile yapısının şiddet ve nevrozlara olan yatkınlığı çoğalttığını düşünmesine rağmen, aile kurumuna tamamen karşı çıkıp onu ortadan kaldırmak gibi bir düşüncesi olmadı. Lacan’ın yaşamında aile ve babalık kurumlarıyla anlaşamamazlık çok net görülebilir. Yazar Roudinesco bu noktada, Lacan’ın görüşleri ve yaşamındaki durumunu göz önünde bulundurarak, aile kurumunu yok etmek yerine alternatif bir yapı düşünülebileceğini ve Lacan’ın da buna karşı olmayacağını belirtiyor. Bu alternatif yapının önerilerinden biri de eşcinsel evliliklerin olması ve bunlara olanak tanınmasıdır.

Her Şeye ve Herkese Karşı Lacan, Roudinesco’nun tarafını net bir şekilde belli etmesinden dolayı edebiyat okuyucularında olumlu bir iz bırakmasıyla birlikte akademi için de yeni tartışmalara yol açacak bir psikanaliz analizi olacaktır.

 
 

Kişisel Veri Politikası
Aydınlatma Metni
Üye Aydınlatma Metni
Çerez Politikası


Metis Yayıncılık Ltd. İpek Sokak No.5, 34433 Beyoğlu, İstanbul. Tel:212 2454696 Fax:212 2454519 e-posta:bilgi@metiskitap.com
© metiskitap.com 2024. Her hakkı saklıdır.

Site Üretimi ModusNova









İnternet sitemizi kullanırken deneyiminizi iyileştirmek için çerezlerden faydalanmaktayız. Detaylar için çerez politikamızı inceleyebilirsiniz.
X