ISBN13 978-975-342-567-4
13x19,5 cm, 376 s.
Yazar Hakkında
İçindekiler
Okuma Parçası
Eleştiriler Görüşler
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et
 

29. Zarif Şeyler

Menekşe rengi bir yeleğin üzerine giyilmiş beyaz bir palto.

Ördek yumurtaları.

Yepyeni gümüş bir kâsede sunulan, içine küçük buz parçaları atılmış liana şurubu.

Necef taşından yapılmış tespih taşları.

Mor salkım çiçekleri. Karla kaplanmış erik ağacı çiçekleri.

Çilek yiyen şirin bir çocuk.

32. Yakışıksız Şeyler

Dallı güllü beyaz bir elbise giymiş, saçları kötü görünen bir kadın.

Kuru saçlar üzerine takılmış gülhatmi.

Kızıl kâğıt üstünde çirkin elyazısı.

Sıradan insanların evlerinin üzerinde biriken kar. Özellikle de ayışığı altında acınacak bir manzaradır.

Mehtaplı bir gecede sade bir yük arabası, ya da böyle bir arabaya koşulmuş kestane renkli bir öküz.

Hayatının baharı bir hayli geride kalmış olmasına rağmen hamile kalmış, soluk soluğa yürüyen bir kadın. Yaşını başını almış bir kadının genç bir kocası olması da hoş değildir zaten, ama kocası birini ziyarete gittiğinde kadının kıskançlığa kapılması çok yakışıksızdır.

Uyuyakalmış ve sıçrayarak uyanan yaşlıca bir adam ya da kopardığı palamutları çiğneyen kır sakallı bir adam. Yediği eriğin ekşi olduğunu anlayınca dişsiz ağzını göstere göstere yüzünü buruşturan yaşlı bir kadın.

Kızıl hakama giymiş alt tabakadan bir kadın. Bugünlerde böyle manzaralarla çok karşılaşılıyor.

Karısı çirkin olan yakışıklı bir adam.

Yüzünde can sıkıcı bir ifadeyle, konuşmayı daha yeni öğrenmiş bir çocukla oynayan, kara sakallı, yaşlıca bir adam.

Sadak Taşıyanların Kumandan Yardımcısı'nın av kıyafetiyle gece devriyesine çıkması çok yakışıksız. Özellikle de ürkütücü kızıl harmaniyesiyle kadınlar bölümünün etrafında caka satarak dolaşırsa herkes onu hor görür. Davranışını onaylamazlar ve "Şüpheli birini mi arıyorsun?" gibi sözlerle ona sataşırlar.

Altıncı Kademe'den Mabeyinci olarak hizmet veren, dolayısıyla Kıdemli Saray Erkânı Odası'na girebilen bir Saray Polisi Zabiti'nin sözcüklerle ifade edilemeyecek kadar muhteşem bir şey olduğu düşünülür. Köylüler ve alt tabakadan insanlar onun bu dünyanın dışından bir yaratık olduğuna inanırlar: Huzurunda korkudan titrer ve gözlerine bakamazlar. Böyle bir adamın bir kadının odasına gizlice girmek için Saray binasının dar koridorlarında sinsi sinsi dolaşması çok yakışıksızdır.

Özenle kokulandırılmış bir kiço'ya asılmış erkek hakaması. Hakamanın kumaşı fazlasıyla ağırdır ve kandil ışığında bembeyaz parlıyor olsa da yakışıksız bir yanı vardır.

Önü açık kaftanıyla pek şık göründüğünü sanan ve kaftanını kiço'ya asmadan evvel fare kuyruğu gibi incecik katlayan bir asker – böyle bir adam gece devriyesine hiç uygun değildir. Görevli memurlar kadınlar kısmına girmekten kaçınmalı, aynı şey Beşinci Kademe'den Mabeyinciler için de geçerli.

64. Şaşırtıcı ve Üzücü Şeyler

Tarağını temizlerken, tarağın dişlerinden birine bir şey takılır ve tarak kırılır.

Bir öküz arabası devrilir. İnsan, böylesine sağlam, büyük bir nesnenin sonsuza dek tekerlekleri üzerinde kalacağını zanneder halbuki. Bir rüya gibidir, sersemletir insanı, ağzın açık kalakalırsın.

Bir çocuk veya bir yetişkin, insanları rahatsız edecek bir şeyi patavatsızca ağzından kaçırıverir.

Gece boyu kesinlikle geleceğini düşündüğün bir adamı beklemişsindir. Şafak sökerken, tam adamı bir an unutup uykuya daldığın sırada, bir karga öter. Sıçrayarak uyanır ve bir bakarsın ki gün ağarmış – en hayret verici şeylerden biridir bu.

Atıcılık müsabakasında okçulardan biri atışını yapmadan önce uzun süre titremesinin geçmesini bekler; okçu sonunda oku fırlattığında, ok yanlış yöne gider.

74. Resmi Yapılınca Güzelliğinden Yitiren Şeyler

Karanfiller. Kiraz çiçekleri ve sarı Japon gülleri. Hikâyelerde güzelliği övülen erkek ve kadın yüzleri.

75. Resmi Yapılınca Güzellikçe Kazançlı Çıkan Şeyler

Çam ağacı. Sonbaharda kırlar. Bir dağ köyü. Dağda bir patika. Turna. Geyik. Dondurucu soğukta bir kış manzarası. Kavurucu sıcakta bir yaz manzarası.

92. Kıymetsiz Şeyler

Kötü kalpli çirkin bir insan.

Kumaşlar için kullanılan kolanın içine su katılmış hali. Burada gerçekten kaba saba şeylerden bahsediyorum, ama insanların bunları hoş karşılamayacağını düşünerek bunları anlatmaktan çekinmeyeceğim. Ölüler Bayramı'ndan sonra yakılan ateşlerin daha harlı yanması için kullanılan maşalardan neden burada bahsetmeyeyim? Bunlar olmayan şeyler değil ki, hem herkes bunları biliyor.

Başkalarının da okuyacağı bir yerlere böyle şeyler yazmamak gerekir belki, ama ben kimsenin bu notları göreceğini düşünmüyordum ki; o yüzden de ne kadar garip ya da nahoş olursa olsun aklıma ne gelirse yazdım.

 
 

Kişisel Veri Politikası
Aydınlatma Metni
Üye Aydınlatma Metni
Çerez Politikası


Metis Yayıncılık Ltd. İpek Sokak No.5, 34433 Beyoğlu, İstanbul. Tel:212 2454696 Fax:212 2454519 e-posta:bilgi@metiskitap.com
© metiskitap.com 2024. Her hakkı saklıdır.

Site Üretimi ModusNova









İnternet sitemizi kullanırken deneyiminizi iyileştirmek için çerezlerden faydalanmaktayız. Detaylar için çerez politikamızı inceleyebilirsiniz.
X