 | ISBN13 978-605-316-284-1 | 13x19,5 cm, 152 s. |
Liste fiyatı: 192.00 TL İndirimli fiyatı: 153.60 TL İndirim oranı: %20 {"value":192.0,"currency":"TRY","items":[{"item_id":"11559","item_name":"Yeryüzü Yakılıp Yıkılırken","discount":38.40,"price":192.00,"quantity":1}]} |
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et Diğer kampanyalar için |  |
|
| | Yeryüzü Yakılıp Yıkılırken Dijital Çağdan Kapitalizm-Sonrası Dünyaya Özgün adı: Scorched Earth Beyond the Digital Age to a Post-Capitalist World Çeviri: Tuncay Birkan Yayıma Hazırlayan: Müge Gürsoy Sökmen Kapak Tasarımı: Emine Bora |
Kitabın Baskıları: | 1. Basım: Nisan 2023 | 2. Basım: Ağustos 2023 |
Modern sanayi uygarlığı dünyayı ateşe vermenin eşiğinde. Toplumsal oluşumların ve toplulukların kökünün kurutulması, insani müştereklerin bağımlı olduğu canlı yeryüzü¨-sisteminin yok edilmesiyle iç içe geçmiş durumda. Artık kapitalizmin en son, “yakıp yıkma” safhasındayız. Askeri bağlamda bu tabir, yenilmiş bir halkın veya yaklaşan bir ordunun faydalanmasını engellemek için hayati kaynakların imha edilmesi anlamına gelir. Daha genel anlamdaysa, bereketli bölgelerin çoraklaştırılıp yenilenme kapasitesini yitirmesine karşılık gelir. Sudan mahrum bırakılmış nehirleri ve yeraltı suları zehirlenmiş havası kirlenmiş toprağı kuraklık ve kimyasal tarımla mahvedilmiş kavrulmuş bir dünya demektir. Yakıp yıkma kapitalizmi, grup ve toplulukların kendi kendilerini geçindirmesine, kendi kendini yönetmesine veya birbirlerine destek olmasına imkân veren ne varsa imha eder. Bu durum madencilik, ormansızlaştırma ve zehirli atık yığma yoluyla yaşanması imkânsız çorak alanlar ve yoksulların umutsuz iç sürgünler haline geldiği şehirler yaratılan Küresel Güney’de son derece şiddetli yaşanıyor. Hesaplanarak düşük seviyede tutulan savaş hali veya uyuşturucu kartelleri arasındaki çatışmalar, bir zamanlar sivil toplumu andıran her şeyin ortadan kalkmasına neden oluyor… Bunun karşısında “toplum karşıtı aygıtlara” kul köle olmaktan kurtulma ve pasiflik ile yalıtılmışlığı yeni dayanışma biçimlerine dönüştürme konusunda birliğin ve ortak eylemliliklerin benzersiz bir gücü olduğunu söyleyebiliriz. — Jonathan Crary  | OKUMA PARÇASI |
Giriş bölümünden, s. 11-12 Evet, gece oldu ve başka bir dünya doğmakta. Haşin, sinik, kara cahil, hafızasız, akla ihtiyaç duymadan dönen bir dünya... Dümdüz edilmiş, yassılaşmış, adeta perspektif ve kaçış noktası yok edilmiş... İşin tuhafı bu dünyanın yaşayan ölüleri öncekinden geliyor... PHILIPPE SOLLERS’den akt. Jean-Luc Godard, Histoire(s) du cinéma . Gezegenimizde yaşanabilir, müşterek bir gelecek olacaksa, fişi çekilip 7/24 kapitalizmin dünya-yıkıcı sistem ve operasyonlarıyla bağlantısı koparılmış, çevrimdışı bir gelecek olacak. Dünyadan geriye her ne kalacaksa, bugün içinde yaşadığımız haliyle şebeke, etrafımızı saran enkazın marjinal, kırık dökük bir parçası haline gelecek orada ve yeni topluluklar, insanların kafa kafaya vererek geliştireceği tasarımlar doğacaksa eğer, ancak bu enkaz üzerinde doğacak. Talihimiz yaver giderse, kısa ömürlü bir dijital çağ yerini işbirliği yaparak yaşamanın ve geçinmenin hem eski hem de yeni yollarına dayalı melez bir maddi kültüre bırakmış olacak. Toplumsal ve çevresel yıkımın yoğunlaştıkça yoğunlaştığı şu sıralarda, her düzeyde internet kompleksinin gölgesinde kalan gündelik hayatın belli bir onarılamazlık ve zehirlenmişlik eşiğini çoktan geçtiğinin gittikçe daha çok farkına varılıyor. Gittikçe artan sayıda insan biliyor ya da seziyor bunu; zararlı sonuçlarını sessiz sedasız sineye çekenler onlar çünkü. Halkın kullandığı dijital araç ve hizmetler her yerde ulusaşırı şirketl... Devamını görmek için bkz. |  |
 | ELEŞTİRİLER GÖRÜŞLER |
Murat Erdin, "Yeryüzü Yakılıp Yıkılırken", edebiyathaber.net, 3 Mayıs 2023 İnternetli dünyanın kapitalizme hizmet eden özellikler taşıdığını savunan Crary, egemen güçlerin kontrolündeki internetin başta bilgi tekeli olmak üzere sermayenin küreselleşmesine ve tek-tip insan yaratmaya hizmet ettiğini belirtiyor. Kitabın hemen girişinde Phillippe Sollers’ten bir alıntı yapan yazar, onun sözlerini kitabının ana fikri haline getirmiş: “Gece oldu ve başka bir dünya doğmakta. Haşin, sinik, kara cahil, hafızasız, akla ihtiyaç duymadan dönen bir dünya…” Bunca bilginin yağmur gibi üzerimize aktığı bir enformasyon ortamında hem hafızasız ve hem de cahil kalmak asıl korkunç olan durum. İnternetin asıl ve gerçek olduğu yanılgısı içindeki toplumlar, bu ortamın özgür olduğunu sanıyorlar. Ama değil. Jonathan Crary her şeyin internetle yönetildiği evrene “internet kompleksi” adını veriyor ve şu tespiti yapıyor: “Bütün dünya ahalisine dayatılan internet kompleksi, bu ahalinin çoğu için iptila, yalnızlık, boş umutlar, zulüm, psikoz, borçluluk, ziyan edilmiş hayatlar, aşınmış bellekler ve toplumsal çözülme yaratan amansız bir makinedir.” Crary, internetli dünyanın toplumlar üzerinde kırıcı bir etki yaptığını yani onları pasifleştirdiğini, bu durumun özellikle otoriter devletlerin işine geldiğini kaydediyor. Üstelik sadece otoriterliği beslemekle kalmıyor, küreselleşme adı verilen iştah açıcı bir dünya pazarının en önemli enstrümanı da internettir. Bu ö... Devamını görmek için bkz. |  |
Evrim Altuğ , Kamusal alandan önce son (bireysel) çıkış anı, Milliyet Sanat, 20 Mayıs 2023 7/24 kitabıyla Türkiye’de geniş okur kitlesine ulaşan anti-kapitalist düşünür Jonathan Crary, bu kez Yeryüzü Yakılıp Yıkılırken maruz kaldığımız dijital ve sosyal hava durumunun kötümser, ancak gelecek uğruna hayli gerçekçi bir özetini sunuyor. Metis Edebiyatdışı serisinden çıkan kitap, sözde ekolojistlere, burjuva yalakası naylon aydınlara ve can çekişen kapitalizmin ürettiği ‘yeni’ ama tamamen uyduruk kuşaklara karşı da çetin bir uyarı niteliğinde Tembel ve kibirli dünyanın ‘Yapay Zekâ’yı her şey ve herkesten sorumlu kıldığı şu günlerde, Metis Yayınları’nın ‘Edebiyat Dışı’ serisine de Tuncay Birkan Türkçesiyle popüler olduğu kadar okunası bir çalışma katıldı. Serinin gedikli okurlarının, “7/24 - Geç Kapitalizm ve Uykuların Sonu” başlıklı, Nedim Çatlı çevirisiyle tanıdığı Jonathan Crary’nin Yeryüzü Yakılıp Yıkılırken üst başlıklı kitabı, bu kez de bizi “Dijital Çağdan Kapitalizm Sonrası Dünyaya” hazırlama gayesinin meyvesi olarak raflardaki yerini koruyor. Özgün hali 2022 Verso etiketli, Türkçeye Nisan 2023’te kazandırılan kitap, oldukça kötümser, ancak gerçekçi bir manzara üretiyor. Crary’nin kitabı, sosyolojiyi kitlesel bir ‘Adli Tıp’ aygıtı olarak kullanarak, sürekli kıyafet değiştiren anlık kıyametlerin detaylı analizlerini yaparak, okuru yeni kıyamet balolarına soğukkanlı bir kalemle hazırlamayı başa... Devamını görmek için bkz. |  |
Havanur Taflan, "7/24 gözetlenip azmettiriliyoruz", edebiyathaber.net, 24 Temmuz 2023 “Evet, gece oldu ve başka bir dünya doğuyor. Sert, alaycı, okuma yazma bilmeyen, unutkan, sebepsiz dönen… Yayılmış, düzleştirilmiş, sanki perspektif ve kaçış noktası ortadan kalkmış gibi… Ve garip olan şu ki, bu dünyanın yaşayan ölüleri önceki dünyaya dayanıyor.” Philippe Sollers Çalış, tüket ve sergile… Yaşamımızın yeni döngüsü artık. Zaman ise farklı adlarla hayatımızı gasp ediyor. Çalışma zamanı, tüketim zamanı, pazarlama zamanı… En kötüsü ise tüm bu zamanların boş zamanımızın üzerine çöreklenmiş olması… Amerikalı akademisyen Jonathan Crary de 7/24 çalışan bir toplum haline geldiğimizi (getirildiğimizi) ve boş zamanlarımızda bile aktif olmamızın istendiğini söylüyor Yeryüzü Yakılıp Yıkılırken adlı kitabında. 1967’de ‘Gösteri Toplumu’ adlı eserinde “gösteri”yi, insanları izin verilen bir dizi rutinin tuzağına düşürmeyi amaçlayan sosyo-kültürel-ekonomik güçler ağının adı olarak tanımlamıştı Guy Debord. Bugün bu ağlar o kadar çok gelişti ve yaygınlaştı ki… Gelecek yeni cihazları nasıl satın alacağımız ve hayatımızı nasıl bunlara göre inşa edeceğimiz üzerine indirgendi. Metalara ve insanlara sürekli erişim sağlamakla övünen bir dünyadayız artık. Ve günümüz kapitalizminin eskisinden daha fazla paraya ihtiyacı var. Geçmişe göre daha modern evlerde ve daha çok çeşitliliğin olduğu bir dünyada yaşıyoruz. Oysa gerçekte… Sıkışık yerleşim yerler... Devamını görmek için bkz. |  |
|