ISBN13 978-975-342-548-3
13x19,5 cm, 336 s.
Yazar Hakkında
İçindekiler
Okuma Parçası
Eleştiriler Görüşler
Liste fiyatı: 264.00 TL
İndirimli fiyatı: 211.20 TL
İndirim oranı: %20
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et
AYIN ARMAĞANIAYIN ARMAĞANI
Kolektif
Metis Ajanda 2025: Ailenizin Ajandası
1. Basım
Liste Fiyatı: 75.00 TL yerine armağan
Diğer kampanyalar için
 
Franco Moretti
Mucizevi Göstergeler
Edebi Biçimlerin Sosyolojisi Üzerine
Çeviri: Zeynep Altok
Yayıma Hazırlayan: Tuncay Birkan
Kapak Resmi: Wilhelm Kaulbach
Kapak Tasarımı: Emine Bora, Semih Sökmen
Kitabın Baskıları:
1. Basım: Aralık 2005
3. Basım: Ocak 2021

Bir yandan trajediler, Ulysses, Çorak Ülke ve Balzac romanları gibi "yüksek edebiyat" klasiklerini, bir yandan da Dracula ve Frankenstein gibi kült korku romanları, Sherlock Holmes öyküleri ve "acıklı" çocuk edebiyatının ünlü örnekleri Çocuk Kalbi ve Pal Sokağı Çocukları gibi "kitle kültürü" ürünlerini aynı esprili üslupla yorumlayabilen denemeler... Yazarın temel meselesi bu edebi eserlerde yazıldıkları dönemin toplumsal endişelerinin nasıl özgül ifadeler kazandığını çözümlemek. Edebiyat tarihçisi ve sosyoloğu Moretti, bir klasik haline gelmiş bu kitabında eleştiriyi pırıltılı ama içi boş spekülasyonlardan kurtarıp, "yanlışlanabilir argümanlar" üreten bir disiplin haline getirecek özgün bir metodoloji geliştiriyor.

Kitabının bir yerinde şöyle diyor Moretti: "Fazla kolay ağlayabilen insanlardan şüphelenmek gerekir. Ama hiç ağlamayan bir insan daha da kötüdür çünkü ağlamakla insan en azından dünyayla barışırken önemli bir şeyleri de yitirdiğini –yani bunun barışmadan çok yenilgi olduğunu– kabul etmiş olur. Ve yenildiği gerçeğini –sırf gözyaşlarıyla bile olsa– kabul eden bir kimsenin, içindeki intikam ateşinin tamamen sönmediğini, günün birinde sakatlanmış bir insanlık durumuna teslim olmamaya karar vereceğini umabiliriz." Bilgilenme tutkumuzun kökenini, değerlerimizle halihazırdaki gerçeklik arasındaki can yakıcı gerilimde gören bu kitabı severek okuyacaksınız — salt edebiyat eleştirisi olarak değil, yaşadığımız hayatın da eleştirisi olarak.

İÇİNDEKİLER
Açıklamalar

Ruh ile Harpya
Edebiyat Tarihçiliğinin Amaçları ve Yöntemleri Üzerine Düşünceler

Büyük Tutulma
Egemenliğin Kutsallığının Bozuluşu Olarak Trajik Biçim

Korkunun Diyalektiği

Homo Palpitans
Balzac'ın Romanları ve Kentli Şahsiyet İpuçları

Çocuk Bahçesi

Uzun Veda: Ulysses ve Liberal Kapitalizmin Sonu

Çorak Ülke'den Yapay Cennete

Kararsızlığın Büyüsü

Hakikat Ânı

Edebiyatın Evrimi Üstüne
OKUMA PARÇASI

Korkunun Diyalektiği, s. 105-107

1. Modern Canavarın Sosyolojisine Doğru

Burjuva uygarlığının korkuları iki isimle özetlenebilir: Frankenstein ve Drakula. Canavar ile vampir, 1816'da bir gece vakti, Cenevre yakınlarındaki Villa Chapuis'nin salonunda, bir grup arkadaşın yağmurlu geçen yaz mevsiminde kendilerini oyalamak için uydurdukları oyundan doğarlar. Sanayi devriminin doruk noktasında doğan bu ikili, on dokuzuncu yüzyılın sonundaki buhranlı yıllarda, bu sefer Hyde ve Drakula isimleriyle, geri dönerler.(1) Yirminci yüzyılda ise sinemayı fethederler: Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra Alman Dışavurumculuğunda; 1929 buhranından sonra Amerika'da dev RKO prodüksiyonlarında; ve nihayet 1956-57'de Peter Cushing ile Christopher Lee, Terence Fisher'ın yönetmenliğinde, bir kez daha, bu çift yüzlü kâbusu canlandırdıklarında.

Frankenstein ile Drakula'nın hayatları paralel ilerler. Bu ikisi, birbirini tamamlayan, dolayısıyla bölünmez figürlerdir, tek bir...

Devamını görmek için bkz.
ELEŞTİRİLER GÖRÜŞLER

Ali Galip Yener, “Edebi biçimlerin sosyolojisini yorumlamak”, Evrensel Kültür, Ekim 2010

Peter V. Zima Modern Edebiyat Teorilerinin Felsefesi adlı kitapta bütün modern edebiyat teorilerini felsefi açıdan Kantçı ve Hegelci temellere dayananlar şeklinde ikiye ayırarak ele alır. Berna Moran, temelde yansıtma teorisinden, Hegelci esası aşan Marksist yaklaşımlardan yola çıkarken, Zima Kant-Hegel ayrımına yaslanır. Edebiyat teorilerine ilişkin olarak XX. yüzyılda söylenenler Zima’ya göre şu zeminle ilişkidedir: “Otonomi, kendine dönüşlülük, dünya görüşü, eser yapısı ya da işaretleyen gibi edebi kavramlara bir bütün olarak baktığımız zaman (Barthesci anlamda), bu kavramların Kantçı, Hegelci ve Nietzscheci zeminlere dayandığı açıkça görülür.”(1)

Yine Zima, kitabın son bölümünde diyalogcu kuramı geliştirerek diyalogun, her bir edebiyat teorisinin güvenmekten kaçınamadığı doktrinleri kırabileceğini ileri sürer. Böylece: “Diyalogcu teoriye sanat ve güzelin kavra...

Devamını görmek için bkz.
 
 

Kişisel Veri Politikası
Aydınlatma Metni
Üye Aydınlatma Metni
Çerez Politikası


Metis Yayıncılık Ltd. İpek Sokak No.5, 34433 Beyoğlu, İstanbul. Tel:212 2454696 Fax:212 2454519 e-posta:bilgi@metiskitap.com
© metiskitap.com 2024. Her hakkı saklıdır.

Site Üretimi ModusNova









İnternet sitemizi kullanırken deneyiminizi iyileştirmek için çerezlerden faydalanmaktayız. Detaylar için çerez politikamızı inceleyebilirsiniz.
X