| ISBN13 978-605-316-313-8 | 13x19,5 cm, 136 s. |
Bu kitabı arkadaşına tavsiye et | | Sunuş, Simten Coşar, s. 9-10 Ahlakı Giyinmek bir yandan Türkçede yayımlamakta geç kaldığımız, diğer yandan tam zamanında yayımladığımız bir çalışmaya dayanıyor. Geç, çünkü Hilal Özçetin’in doktora tezini Simon Fraser Üniversitesi (Vancouver, British Columbia, Kanada) Sosyoloji Bölümü’nde savunmasından ve doktor unvanını almasından bu yana neredeyse on yıl geçti. Tam zamanında, çünkü dert ettiği, odaklandığı konu, genelde beden politikaları, özelde Müslüman çoğunluklu nüfusa sahip bir ülke ve AKP hükümetleri boyunca kurumsal ve toplumsal eksende her yıl daha da İslamlaşan bir ülke olarak Türkiye’de ahlakçı dayatmalarla örtülen kadın bedenleri. Özçetin, çalışması boyunca kadınların bedenleriyle kurdukları ilişkiye, örtünme ve giyinme tarzlarının çağırdığı hak temelli ve siyasal duruşlarından hareketlerle birbirleriyle kurdukları bağlantıya ve tüm bunlara dayanarak karar alıcılar ile yönetme erkine sahip olanlara dönük tavırları, gündelik yapıp etmelerine ve eylemliliklerine eleştirel ve feminist umudu besleyen bir perspektiften bakıyor. Kadınların ahlakla, örtünmeyle, giyim-kuşamla ilişkilenme hallerinin, tarzlarının farklı yöntemlerini (manipülatif, itaatkâr, direnişçi, faydacı) sorgularken yermiyor; feminist dayanışmanın ihtimallerini araştırıyor, olasılıklara dikkatimizi çekiyor. Özçetin’in doktora tez izleme komitesindeydim, savunmasına katıldım. Lisans yıllarında öğrenciyken danışmanlığımda Bağımsız Araştırma yürütmüştü. Üçüncü ve dördüncü yıllara yaydığımız bir dersti Bağımsız Araştırma. Lisans sonrası çalışmalara devam etmek isteyen öğrenciler tercih ettikleri bir konuda, bir öğretim üyesiyle birlikte üç dönem çalışırlar, bitirme tezini –adı böyle olmasa da– yazarlar, jüri önünde savunurlardı. Özçetin’in kadın bedenlerine ahlakçı erkek müdahalesine ve bu müdahalenin modern olan ile geleneksel olan arasındaki köprü işlevine, kutupsalmışçasına birbiriyle çatışan bu iki politikalar bütününün örtüştüğü alana tekabül etmesine ilgisi o dönemlerde başladı. Yüksek lisansta devam etti. Doktorada olgunluğa ulaştı. Feminist akademik merakını ve aktivizmini besleyen bir konu oldu, olmaya devam etti. Söz konusu izleği kitaptaki tartışmaların evrilişinde ve referanslarda da izleyebilirsiniz; Fatima Mernissi, Homa Hoodfar, Lila Abu-Lughod, Haleh Afshar, Leila Ahmad okumalarına, Nancy Fraser, Michel Foucault, Judith Butler’ı eklemekle inanç, kadınlık halleri, hak temelli toplumsal hareketler ve performans arasında teorik hattını çizdi. Ahlakı Giyinmek: Türkiye’de Cinsel Ahlak Üzerine Bir Deneme, genç bir feminist akademisyenin Türkiye’de başlayan, Macaristan’da devam eden, Kanada’da yerleşikleşen bir Türkiye okuması. Bu okumada sadece örtünen ve örtünmeyen kadınlara bakmıyor; Türkiye’nin modernleşme tarihinin bir kesitini, modernite/geleneksellik karşıtlığından çıkartacak şekilde kadınların gözünden okuyor. Bunu yaparken erkeklerin siyasetini göz ardı etmeden ve fakat merkezde de tutmadan gündelik yaşam deneyimlerini, feministlerin kurumsal siyasete müdahalelerini, feminist dayanışmayı öne alıyor. Bugün, eril tahammülsüzlüğün hemen her alanda yükseldiği bir dönemde Türkiye’de genelde muhalif özelde feminist hareketler için bu açıdan önemli. Mahalli düzeyde kurabileceğimiz dayanışma ağlarının feminist tarzını görmemiz açısından ipuçları sunuyor. Öyleyse, sadece giyim tarzından, inanca bağlı örtünmeden, örtünmemeden ibaret bir çalışma değil. |